ABD, bir yandan Türkiye’yi hedef alan hamlelerini, öte yandan da Suriye’deki petrol sahalarının kontrolü için ülkedeki askeri varlığını sürdürürken, önemli bir diplomatik gelişme yaşandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD Başkanı Donald Trump’ın daveti üzerine 13 Kasım’da Washington’a gideceği açıklandı. Peki 13 Kasım’daki görüşmeden neler beklenmeli? Sputnik’in bu sorusunu gazeteci-yazar Mehmet Ali Güller, Sputnik’e değerlendirdi.
Bölgede çözümün adresinin ‘Washington değil Şam’ olduğuna işaret eden Güller “Aslında ‘Erdoğan’ın 13 Kasım ziyaretinden ne beklemeliyiz’ sorusuna verilecek pek bir yanıt yok. Zira Türkiye’nin Suriye meselesi açısından çıkarlarına uygun beklentinin olacağı adres Washington değil, Şam’dır. Fakat Türkiye’nin çıkarları ile AKP iktidarının çıkarlarının farklı olduğu koşullarda, 13 Kasım’da elbette AKP için ABD’den beklentiler vardır ki bunların başında da ‘kişilere yönelik’ yaptırım kararının kaldırılması ile ilk anlaşmada kabul edilen IŞİD yükünün hafifletilmesi gelmektedir” diye yanıt verdi.
‘Türkiye’nin çıkarları Suriye’nin toprak bütünlüğünden geçiyor’
Türkiye’nin çıkarlarının Suriye’nin toprak bütünlüğünden geçtiğine işaret eden Güller “Evet, Türkiye’nin çıkarları Suriye’nin toprak bütünlüğünde ve siyasal birliğindedir. Bunun için de Ankara’nın Şam’la işbirliği yapması gerekmektedir. AKP iktidarı ise Esad’ı devirme hedefinin gerçekleşmeyeceğinin anlaşıldığı andan itibaren hedefini güncelledi ve Suriye’nin kuzeyinde PYD koridorunun yerine ÖSO koridoru kurmaya çalışmaktadır. O nedenle PYD koridorunu önlemeyi Şam’la anlaşarak daha kolay çözebilecekken, ÖSO’yla çözmeye çalışmaktadır” dedi.
‘İktidar, ÖSO’ya alanını genişletme hedefinden vazgeçmeli’
İktidarın hem ABD hem Rusya’yla anlaşma yaparak ‘kendisine alan açmaya çalıştığını’ söyleyen Güller “AKP önce ABD’yle 120 saatlik ateşkes anlaşması yaptı, ardından Rusya’yla 150 saatlik harekâtı bitirme anlaşması yaptı. Tabi sonuçta hedeflediği 480 km uzunluğundaki güvenli bölge yerine eline sadece 120 km uzunluğunda bir bölge geçti. Hesaplarının tersine Barış Pınarı Harekâtı bölgesinin sağında ve solunda kalan 360 km’lik bölgeye Suriye ordusu girdi. AKP iktidarı şimdi ABD’yle ikinci bir anlaşma yaparak ve Pentagon’un zorlamasıyla Trump’ın Suriye politikasında ortaya çıkan ‘petrol bölgesine yerleşme’ güncellemesinden yararlanarak, ÖSO için düşündüğü alanı genişletmeye çalışacaktır. Fakat gün geçtikçe ve Şam’la anlaşmamakta ısrar ettikçe, AKP’nin lehine gibi görünen tablo aleyhine gelişecektir. İşte bu nedenle Türk kamuoyu bütün ağırlığıyla AKP iktidarını Washington’la değil, Şam’la görüşmeye ve anlaşmaya zorlamalıdır” diye ekledi.