Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Macaristan Başbakanı Viktor Orban ortak basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda Orban'dan sonra söz alan Erdoğan, "Sayın Başbakan değerli dostum. Saygıdeğer bakanlar, kıymetli basın mensupları sizleri şahsım ve heyetim adına en kalbi duygularla selamlıyorum. Bugün bu vesile ile yaptığımız görüşmelerin hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Gerek dar çerçevede gerek heyetler arası yapmış olduğumuz görüşmelerin ve en sonunda 10 maddelik bir anlaşmayla noktayı koyduğumuz bu görüşmelerin her iki ülke arasında hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum" dedi.
Erdoğan'ın açıklamalarının devamında öne çıkanlar şöyle:
- Gerek bakan arkadaşlarımızın birbirleriyle yaptıkları ile görüşmeler gerekse bizim sayın Başbakan ve Dışişleri Bakanlarımızla birlikte yaptığımız görüşmelerin gelecek için çok ciddi neticeler vereceğine inanıyorum. İş birliğimizin ilerletilmesi için atılabilecek adımların neler olduğu üzerinde durduk. Siyasi, askeri, güvenlik ve göç konusu zaten en önemli adımlardan bir tanesi. Ekonomik, ticari, kültürel alanlarda neler yapabileceğimizin üzerinde ısrarla durduk. Eğitim, kültür, karayolu taşımacılığı, sosyal alanda imzaladığımız 10 belgeyle ilgili ilişkilerimizi güçlendirdik. Ticaret hacmimizi 6 milyar dolar seviyesine çıkarmak için sayın Başbakanla aramızda bir irade birliği var.
'Ortak tarih ve kültürel mirasımızda örnek iş birliği'
- Sayın Başbakan Afrika'da atılabilecek adımlar üzerinde durdular. Macar makamlarının da ben iş adamlarımıza gereken her türlü kolaylığı yapacağına inanıyorum. Aynı şekilde Türkiye olarak biz de Macar müteşebbislere her türlü kolayllığı sağlamakta kararlı olduğumuzu ifade etmek isterim. Savunma sanayi alanında önümüzdeki dönemde çeşitli projeleri hayata geçirmekte kararlıyız. Ortak tarihi kültürel mirasımızın korunmasında Macaristan'la örnek bir iş birliğimiz mevcut.
- Maarif Vakfı'na verdikleri destek için sayın Başbakan'a teşekkür etmek isterim. Macaristan'ın ülkemizin AB sürecine sağladığı destek bizim için ziyadesiyle kıymetlidir. Sayın Başbakan'ın bu konuda vermiş olduğu desteğe her zaman için müteşekkirim. AB'nin son dönemde ülkemize karşı izlediği tutum şüphesiz ki yapıcı olmaktan uzaktır. Birllik bu tutumuyla esasen kendi çıkarlarına zarar veriyor. Türkiye'nin tam üyeliğinin birliğe katacağı değerin layıkıyla kavranması gerekiyor. Görüşmelerimizde sayın Başbakan'a Barış Pınarı Harekatına verdiği destekten dolayı şükranlarımızı ifade ettim.
- Biz bugüne kadar aramızdaki dayanışmanın gereği olarak bu süreci sabırla atlattık. Ve şu anda yine bir güvenli bölge ihdası için çalışmalarımızı yapıyoruz. Atmak istediğimiz adım bizdeki bu mültecilerin kendi evlerine, topraklarına dönmesini sağlamaya yöneliktir. Geçenlerde BM Genel Sekreteri İstanbul'daydı, kendisiyle görüşme yaptık. Bir uluslararası dönorlar toplantısı yapmak suretiyle bir adım atalım dedik. Kendisi bize çalışma sözünü verdi. Bundan sonraki süreci Dışişleri Bakanım bizzat yakından takip edecektir. Macaristan'ın terörle mücadelede gösterdiği ittifak dayanışması stratejik ortaklığımızın ne kadar derinlere dayandığını göstermiştir.
'DEAŞ'la mücadeleyi böyle veriyoruz ve kararlıyız'
- Bazı stratejik ortakların terör örgütleriyle yaptıkları görüşmeler var. Bunlar bizi ciddi manada üzmüştür. Uluslararası terörle mücadelede NATO üyelerinin böyle bir görüşmeyi yapması affedilebilir değildir. DEAŞ'a karşı dünyada Türkiye'den çok daha güçlü bir tavır koyan ikinci bir ülke yoktur. En son Bağdadi'nin ablasını Azez'de eşiyle beraber yakaladık, şu anda bizde. Aynı şekilde eşini yakaladık, bizde. Şimdi en son 13 tane en yakın çevresini yakaladık ve onlar da şu anda elimizde. Biz DEAŞ'la mücadeleyi böyle veriyoruz ve kararlıyız.
'Ne ABD ne Rusya teröristleri bölgeden çıkarabildi'
- Suriye krizinde 1 milyon insan hayatını kaybetti. 12 milyon insan evlerini terketmek zorunda kaldı. AB'den bize gelen sadece 3 milyar euro olmuşur. Biz gelse de gelmese de o varil bombalarından kaçan insanlara, bize sığınan bu insanlara her türlü desteği vermek zorundayız. İşte Barış Pınarı Harekatı dedik. Bu harekatla şu ana kadar biz mücadelemizi sürdürüyoruz. ABD ile 120 saatlik bir teröristleri bölgeden çıkarma sözü aldık, mutabakatı böyle sağladık. Ardından Rusya ile Soçi mutabakatı yaptık. Onlarla da 150 saatlik mutabakattı. Fakat ne ABD 120 saatlik sürede ne de Rusya teröristleri o süreler içerisinde bölgelerden çıkarabildi.
'Macaristan'a uğramadan giderler'
- Dünyanın 151 farklı ülkesinden biz 76 bin kişiye Türkiye'ye giriş yasağı koyduk. DEAŞ ve diğer teröristler var. Yakalanan DEAŞ'lılarla ilgili değerlendirmelerimiz devam ediyor. İlk etapta sadece El Bab'da 3 bini aşkın DEAŞ'lıyı etkisiz hale getirerek derdest ettik. Şu anda cezaevlerimizde 1150'yi aşkın DEAŞ'lı var. Macaristan'ın eylül ayında Türk Konseyi'ne gözlemci olarak katılması bizleri mutlu etmiştir. Macaristan'ın gözlemci üyeliğinin iş birliğinin daha da kuvvetleneceğine inanıyorum.
- Destek gelse de gelmese de misafirlerimize ev sahipliğini yapmaya devam edeceğiz. Ancak bizde bu söz var 'Bu terazi bu kadar sıkleti çekmez.' Baktık ki olmuyor kapıları açarız. Kapıları açınca nereye gidecekleri malumdur, ama Macaristan'a uğramadan giderler onlar zaten bunu biliyor.
'Bağdadi ne kadar önemli teröristse Kobani de öyle'
- Görüşmemizde ikili ilişkilerimiz başta olmak üzere bölgesel sorunlar bunları ele alacağız. İkili ilişkilerimizde de özellikle şu anda S-400 konusu, Patriot konusu, F-35 konusu bunlar da görüşme içerisinde yer alacak konular. 100 milyar dolarlık bir ilişki hedefimiz var. Bunları konuşacağız. Hangi alanlarda, sektörlerde neler yapabiliriz. Hepsinden öte terörle mücadelede bundan sonraki süreçte beraber neler yapacağız? Bugün Mazlum Kobani denilen adamın Bağdadi'den hiçbir farkı yok. Bağdadi ne kadar önemli bir teröristse, Mazlum Kobani de o kadar önemli teröristtir, yüzlerce insanın kanına girin birisidir. 'Benim görüştüğüm terörist iyi' diyemeyiz. Usame Bin Ladin bu şekilde öldürülmüştü. Demek ki terör örgütünün başlarında olanları öldürmekle terör bitmiyor. Ortak dayanışmamız çok önemli. Stratejik ortaklığımızın gereğini yerine getirmemiz lazım. Getirmezsek bugün bizi vuran terör yarın bir başkasını vuracaktır.
'ABD'ye karşı herhangi bir ön kabulümüz yok'
- Biz S-400'ü aldık bu iş bitti. Ama Amerika bize Patriot verecekse, şartlar uygun olması halinde Patriot alabiliriz. Bunu da kendilerine teklif ettik. Bu konuda Kongreden geçmesi lazım diyorlarsa kongreden geçirsinler, bize teklif versinler biz de değerlendirmemizi yapalım. Amerika'ya karşı şu ana kadar herhangi bir önkabülümüz olmamıştır. Dünyanın hava taşımacılığında en önemli markalarından bir tanesi olan THY bugün ihtiyaçlarının çok ciddi bir kısmını Amerika'dan karşılıyor. Geniş gövdeli Boeingler oradan alıyorlar. THY dünyada en fazla destinasyona uçan şirkettir, birinci şirkettir. Bütün bunları görmezden gelemeyiz. Buna göre adımlarımızı atmamız lazım.
