Rusya-Türkiye diyalogu sonucu imzalanan mutabakatın, Türkiye-Suriye sınırındaki çatışma durumunu barışçıl görüşmeler aşamasına taşımak için “yol haritası” olarak hizmet edeceğini dile getiren Jeleznyak, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Türkiye’nin BM Güvenlik Konseyi kararları ve Astana süreci kapsamında varılan anlaşmalar doğrultusunda hareket etmeye hazır olduğu konusunda temin etmesi son derece önemli” ifadelerini kullandı.
Jeleznyak, Rusya ve Türkiye’nin birlikte Anayasa Komitesi’nin oluşumu ve çalışmasına destek sağlayarak Suriye’nin toprak bütünlüğünü korumayı amaçladığının altını çizdi
Duma Dışişleri Komitesi’nin bir diğer üyesi Yelena Panina, Rusya’nın, Suriye-Türkiye çatışmasını 1998 Adana Anlaşması temelinde çözmek gibi son derece dengeli çözüm sunduğunu söyledi.
Panina, Facebook hesabından yaptığı açıklamada, “Türkiye ve Suriye’nin, araları iyiyken yaptıkları Adana Anlaşması, barış sürecinin tüm taraflarına uzlaşı sağlama fırsatını sunuyor” dedi.
Rusya’nın Suriye’deki konumunu güçlendirdiğini belirten Panina, “Moskova; Şam, Ankara ve Kürtler arasındaki en karmaşık çelişkileri çözmenin anahtarını buldu. Suriye, toprakları üzerindeki egemenliğini koruyacak; Türkiye, sınırlarının güvenliğini sağlayacak; Kürtlerin çıkarları da Astana süreci kapsamında sağlanacak” diye ekledi.
