Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Kanal 7'de katıldığı Başkent Kulisi programında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
- (ABD ve Türkiye arasında Barış Pınarı Harekatı konusunda varılan anlaşmanın nasıl işlediği yönündeki soru üzerine) Bir terör örgütüne güvenmememiz gerektiğini, biz zaten güvenmiyoruz da, ABD'nin onlara yönelik talimatına rağmen bu tacizleri ve ihlalleri yapıyorlar, ABD'nin de güvenmemesi gerektiğini bir kere daha gördük. ABD'liler de inşallah görmüşlerdir.
- Bu vardığımız mutabakatla ABD bu bölgeden YPG/PKK'lı teröristleri tamamen, 32 kilometrenin güneyine çekeceğini vadetti. Bu 120 saatin sonunda biz bu bölgeden tüm teröristlerin çekildiğini görmek istiyoruz. Aynı şekilde silahların da alındığını görmek istiyoruz. Daha sonraki aşamada, bu beş günde 120 saatte mümkün olmayabilir, onların bize saldırmak için burada inşa ettiği tüm mevzilerin yıkılması dahil hepsini görmek istiyoruz. Sadece çekilmesi değil silahların toplanması ve mevzilerin yıkılması da mutabakatın içinde var.
- Bizim için hassas olan nedir? Sınırımızın öbür tarafında teröristlerin olmamasıdır. Bu konularda Ruslarla görüşeceğiz. Düşüncelerimizi açıkça ortaya koyacağız. İnanıyoruz ki Ruslarla geçmişte İdlib'te ve diğer konularda olduğu gibi gelecekte de birlikte çalışma konusunda bir mutabakat sağlarız.
- Bu harekatla bir taşla on kuş vuruldu. Sadece kendimiz için değil. Hem Suriye için hem de bölgenin istikrarı ve güvenliği için çok stratejik, önemli ve zamanlıca bir harekat oldu.
- (ABD Başkanı Donald Trump'ın izlediği siyasete ilişkin bir soru üzerine) Bir ülkenin başkanı hakkında çok fazla şey söylemek istemem ama söyledikleri bizi de ilgilendirdiği için o iniş ve çıkışları biz de görüyoruz. Ama sonuçta ABD halkı rahat çözebildiyse, biz de rahat çözeriz. Önce ABD halkının çözmesi lazım. Çünkü tweetlerinin yüzde ikisi, üçü bizimle ilgiliyse yüzde 95'i 97'si ABD ve diğer konularla ilgili.
- (Trump'ın mektubu) Bu mektubun uslubu onu bağlar. Kötü söz sahibine aittir. Seviyesi de onu bağlar. Zaten en güzel cevabı ABD halkı verdi. Böyle bir mektubun yeri neresidir? Çöp kutusudur. O çöp kutusunun seviyesine de cumhurbaşkanımız inmez. Hele hele ilavesindeki o terörist başının yalvaran mektubunun yeri çöp kutusudur.