Beşiktaş’ta 20 Ekim’de yapılacak olan olağanüstü seçimli genel kurulda aday olduğunu açıklayan Ahmet Nur Çebi, basın mensuplarıyla bir araya geldi.
Toplantıya kurmaylarıyla gelen Ahmet Nur Çebi, göreve gelmesi durumunda gerçekleştirmeyi planladığı projelerle ilgili bilgi verdi. Pazar günü yapılacak olan seçim öncesinde dar bir vakitleri olduğunu söyleyen Çebi, bu nedenle sıkışık bir program uyguladıklarını ifade etti.
Çebi şöyle devam etti:
"Herkesin seçim sürecinde değişik bir uygulaması olmuştur. Kimisi ziyaretlere bizatihi gitmiştir. Keşke biz de yapabilseydik. Burada derneklerle görüştüm ama Anadolu’ya gidemedim. Kendilerine de, seçilirsem bizzat gelip neler isteyeceğimizi söyleyeceğim. Burada nedenini anlayamadığım bir seçim oldu. Beşiktaş camiası ve genel kurul üyelerinden ricam, 20 Ekim’de gelip oy kullansınlar. Genel kuruldaki sayı, Beşiktaş’ın marka değerini yukarıya çıkaracak bir öneme sahiptir. Beşiktaş’ta bindirilmiş kıtalar var ifadeleri yıllardan beri süregeliyor. Ben bunu Beşiktaş’a yakıştırmıyorum. Böyle bir şey yok, bireysel oylar vardır. Başkalarına ait blok oylar varsa, gelin bunları bir şekilde çözelim. Birileri gelip ‘Benim şu kadar oyum var’ diyerek, genel kurul idaresine el koyduğu durumun olmadığını camiamız ispatlamalı. 19 yıldan bu yana birileri yönetimi bırakıyor, aynı mantıkta olan birileri bu göreve devam ediyor. Bizim dönemimizdeki başkanlığın da böyle olduğunu hissetmiş oluyor.
'HESAP VERMEYE HAZIRIM'
Her kulüpte olduğu gibi Beşiktaş’ta da kararları başkanların aldığını söyleyen Ahmet Nur Çebi, şunları kaydetti:
'HAKKIMI HELAL ETMİYORUM'
Göreve gelmeleri halinde mali durumu toparlamak için gerekeni yapacaklarını söyleyen Çebi, şu bilgileri verdi:
Ben Şenol Hoca’yla ekip değilmişim. Bunu söyleyen, bana abi diyen, kendisine 6.5 yıl hizmet etmiş birisi için söylenecek bir şey değildi. Ama sürekli ben diyen birisinden biz demeyi beklemek yanlıştı. Kendisine bundan sonraki hayatında başarılar diliyorum. Şampiyonluklarda geçen emeklerimi, oraya ortak etmemeye çalışması nedeniyle hakkımı helal etmiyorum. Serdal Adalı’nın da dernek ziyaretlerinde hakkımda söylediği şeyleri duyuyorum. Yarın başkan olduğum zaman bana ‘Başkanım’ diye hitap edecek, o olduğu zaman ben ‘Başkanım’ diye hitap edeceğim. Maalesef biz hırslarımızla hareket etmeyeceğiz. Ben camiaya pembe yalanlar söylemeyeceğim, şeffaf olacağım, bu camianın 1 kuruşu için 1 saat değil, 1 ay düşünerek karar vereceğim."
'ABDULLAH AVCI'NIN İYİ BİR HOCA OLDUĞUNU BİLİYORUM'
Yönetim listesiyle ilgili sorulan soruyu yanıtlayarak sözlerini sürdüren Ahmet Nur Çebi, şu ifadeleri kullandı:
Ben 3 yıllığına eve geri döndüm ve sadece maç seyrediyorum. Bu konuyla alakalı görüşmeler de yapıyorum. Ben Abdullah Avcı’nın iyi bir hoca olduğunu biliyorum. Kendisiyle yola devam etmeyi düşünüyorum. Kendisi çok dürüst ve namuslu bir insandır, zaten işi götüremeyeceğini düşünürse gereğini yapar. Ama işin oraya gideceğini sanmıyorum. Ocak ayını bir göreceğiz. Hocamız çok faydalı olacaktır, takım da yukarıya doğru gidiyor. Bu kulüp daha Del Bosque’nin oluşturduğu maddi yükleri hala taşıyor. O paralar taşınıyor hala, bu borçla taşınıyor. Ben geldiğimde Quaresma’nın 7 milyon Euro’luk bonservis bedeli ödenmemişti. Bu kulübe Bebe’ler geldi, oynadığı dakikalar ve aldığı paraları çıkarın. 326 milyon Dolar borçla alındı bu kulüp. Herkes diyor ki, TL ile alındı. Yüzde 8 faizle, 7 senede yüzde 65 faiz ödedi bu kulüp. O sırada stat bitti, 2 şampiyonluk yaşandı. Her ne kadar bize pay vermeseler de camiadan bir şey saklayamazsınız."
'YÖNETİM KURULLARININ HESAP SORMA YETKİSİ YOK'
Beşiktaş’ın içinde bulunduğu durumdan herkes gibi kendisinin de korktuğunu söyleyen Çebi, şöyle devam etti:
“Ama korkmanın çaresi yok. Ben gidip mücadele edeceğim. Her şey yolunda diyemeyiz. Biz zaten zor günde talip olduk. Benim daha önceki bir açıklamamda, ‘Eğer Beşiktaş tekrar zor durumda olursa geri döneceğim’ demişim. Bunu yollamışlar bana. Ben pembe tablo çizemem. Görevi alırsam, 2.5 yıl görevi taşıyıp, emin ellere teslim etmeyi düşünüyorum.
Ben 10 yılı denetlettirmeyi denetim kurulundan talep edeceğim. Yönetim kurulunun seçildikten sonra Beşiktaş’ı yönetme yetkisi vardır. Denetleme ise, denetleme kuruluna verilmiştir. Camianın böyle bir talebi olduğunu ve bu konuda bir bütçe vereceğimizi beyan edeceğiz. Biz önce denetim kuruluna söyleyelim, bakalım ne cevap gelecek. Benim yetkimi aşan bir konuyu yapmam hadsizliktir. Benim dönemim de denetlenmesini zaten ben istiyorum. 10 yılı denetlettirmek için denetim kuruluna baskı yapacağım, yapmazlarsa da gereğini ben yapacağım."
'BENİM İÇİM ÇOK DERTLİ'
Mevcut kadroda sözleşmesi sona erecek olan futbolcularla ilgili sezon sonunda çalışma yapacaklarını da söyleyen Çebi, “Beşiktaş’ın ortalama bir futbolcu değerini ortaya koyacağız. Bu değerin üzerinde olanların sözleşmesi bitmişse ve başarılı olduğunu görürsek, tekrar görüşeceğiz. Şu andaki bütçe bile Beşiktaş’ın kaldırabileceği bir bütçe değil” açıklamasında bulundu.
'1 TELEFON BİLE AÇMADI, 1 DAVET BİLE YAPMADI'
Son 7 senede yaşadıkları nedeniyle içinin yandığını ifade eden Ahmet Nur Çebi, “Çok kırgın ve üzgün olduğum olaylar yaşadım. Sayın başkanın abi dediği birisiyim, 1 yılda başkandan 1 telefon, 1 bayram mesajı, 1 davet bile görmedim. Ne olduğunu bilmiyorum. Pusucular kim? Etrafındaki bazı arkadaşların bana olan saygısızlık ve tavırlarıyla bana mobbing uygulanırken sessiz kalan bir başkanla abi-kardeş ilişkisi yaşadık. Kendisine hayatı boyunca başarılar diliyorum. Kırgın ve üzgünüm. Geri gelip Beşiktaş’a hizmet etmek istiyorum. 7 yıl görev yapmış birisi olarak bilinen birisiyim. 7 sene önce geldim yokluk içinde. Aday olan arkadaşımız da 7 yılı denetleyeceğim dedi. 326 milyon Dolar ve 180 milyon Dolar faize sebep olmadılar sanki. Bu kulübü bu hale ben getirmişim gibi bir algı oluşturuluyor. Teessüf ediyorum. Hizmet ettiğim, saygı duyduğum arkadaşların bana yaptıklarına da hakkımı helal etmiyorum. Beşiktaş’a hakkım helal olsun” diye konuştu.
'BAŞKANLARA VE YÖNETİCİLERE SAYGISIZ İFADELER KULLANMAYALIM'
“Başkanlara ve yöneticilere saygısız ifadeler kullanmayalım. Yapacakları tek şey takımı motive etsinler, yöneticilerin motivasyonunu bozacak şeylerden kaçınsınlar. Beşiktaş’ı üzmesinler, Beşiktaş’ı terk etmesinler. Yanlışlar da olabilir, doğrular da olabilir. Hitaplarında ve tezahüratlarında camiamıza yakışmayan şeyler yapmasınlar. Deniz Atalay’ın bir ifadesi oldu, 'Neden Ahmet Abi, Fikret Orman’a bunlar söylenirken sahip çıkmadı' diyor. İyi de ben zaten çıkmışım yönetimden. Sen asbaşkansın, niye konuşmuyorsun. Başkan istifa kararı alınca konuşuyorsun. Ben görev yapmak için geldim. 7 sene önce de kulüp bu kadar sıkıntılıydı. Kasap, manava gidip tek tek konuştuğumu hiç unutmuyorum. Önemli olan bu mücadeleyi verecek insanların olması. İlk icraat genel kuruldan yetki almak. Birçok konuda gideceğim. Tüzükte de değişiklik istiyoruz. UEFA’yla ilgili sorunlar var, bunları halletmemiz gerekiyor. Allah korusun kulüp UEFA’ya da gidemeyebilir. İnsanlar başkanlarının yanında durduğu zaman, her sorun çözülür”