Sabah gazetesinden Tuba Kalçık'a konuşan Emre Belözoğlu, "Yurt dışında oynadığım zamanlarda hep ülkemi temsil etmeye çalıştım" dedi ve uzun süre kalmasına rağmen yurt dışında hiç yatırım yapmadığını söyledi.
Emre'nin açıklamaları şöyle:
39 yaşında olmanıza rağmen performansınızı nasıl böyle yüksek tutmayı başarıyorsunuz?
Hayatımın merkezinde ailem ve futbol var. Futbolun kıymetini ve değerini biliyorum. Aslında futbolun değerini biraz geç anladım. 26 yaşında farkına vardım ne kadar değerli bir iş yaptığımın. Herkes hayal ettiği mesleği yapamıyor ya da o imkanlar eline geldiğinde kıymetini bilemiyor. Ben de böyle dönemler yaşadım. Allah'ın bana verdiği bu nimetin geç de olsa farkına vardım. Çok şanslıyım.
'BÜYÜK SAKATLIKLAR YAŞADIM'
Yaşadığınız bir olay mı bu farkındalığı oluşturdu sizde?
FB'lisiniz ama kariyerinize Galatasaray'da başladınız...
Ben babadan Fenerbahçeliyim. Benim için önemli olan futbol oynamaktı. Galatasaray alt yapısında yetiştim ve A takımına çıktım. Çok şey öğrendim Galatasaray'dan. 1996-2000 arasında GS'de büyük başarılar kazandık. Sekiz sene yurt dışına gittim ve dönüşümde de Fenerbahçe'den teklif gelince kabul ettim. Hem camianın, hem de taraftarın bana sevgisini görünce de "Ne kadar doğru bir karar vermişim" diyorum. FB formasını yürekten giyiyorum. Bunu tüm samimiyetimle söylüyorum.
Fransa ile maçınız var. Milli takım kaptanı olarak neler söylemek istersiniz?
Milli takımda olmak benim için büyük bir gurur. Allah bana milli takımda böyle seviyelerde oynamayı nasip etti. Çok iyi bir jenerasyonumuzun olması Türk futbolu adına çok önemli. Milli takım olarak çok iyi bir ekibimiz var. Şenol Güneş gibi çok bilgili ve değerli bir hoca var takımın başında. Şenol Hocam çok iyi bir eğitmen. Kendisiyle çok iyi anlaşıyoruz. Büyük başarılara imza atacağımıza inanıyorum.
'DOĞRU YÖNETİM VE FUTBOLCU YAPILANMASIYLA AVRUPA İLE ARAMIZDAKİ MAKASI KAPATIRIZ'
Sizin futbola başladığınız dönemle bugün arasında ne gibi farklılıklar görüyorsunuz?
'SAHA İÇİNDE ELEŞTİRİLEBİLİR PROFİLİM VAR'
Ne zaman futbolu bırakmayı düşünüyorsunuz?
Hem milli takımda, hem de Fenerbahçe'de kaptansınız. Bu sorumluluğu taşırken neler hissediyorsunuz?
İlkokula giderken bana sınıf başkanlığı, ortaokulda futbol oynarken kaptanlığı vermişlerdi. Galatasaray'da da, yurtdışında oynadığım takımlarda da bana kaptanlık vermişlerdi. Bu anlamda hiçbir şeyi kendim almadım, bana verdiler. Galiba benim yapımla alakalı. Kaptanlık; her duyguyu daha olgun bir şekilde yaşamayı, daha sakin olmayı getiriyor. Benim saha içinde eleştirilebilir bir profilim var. Aslında birçok oyuncudan daha sakin olmam gereken yerlerde agresif olabiliyorum. Bu konuda özeleştiri yapıyorum. Bu benim mağlubiyete, haksızlığa karşı tahammülsüzlüğümden kaynaklanıyor. Ama yine de elimden geldiğince takım arkadaşlarıma doğru bir örnek ve kaptan olmaya çalışıyorum.
'SIRALAMAMDA DEVLETİM, MİLLETİM SONRA AİLEM GELİR'
Yurt dışında neden devam etmediniz futbol kariyerinize?
3 Temmuz sürecini yaşayan Fenerbahçe'ye transferiniz de çok tartışıldı. Başkan Ali Koç çok eleştirildi...
'FENERBAHÇE'YE ŞAMPİYONLUĞU YAŞATACAĞIZ'
Fenerbahçe, geçen sezon beklenenin altında bir başarı gösterdi. Bu sezon için neler söylemek istersiniz?
Fenerbahçe lige iyi başladı. Önemli olan lig sonuna kadar böyle gitmek. Fenerbahçe'de yakalanmış takım ruhu var, umarım bunu devam ettiririz. Şampiyonluğa ancak böyle gideriz. Ben ve takım arkadaşlarım inşallah bu sezon Fenerbahçe'ye şampiyonluğu yaşatırız.
'FETÖ DAHİL HİÇBİR TERÖR ÖRGÜTÜYLE BAĞLANTIM YOK'
Futboldaki FETÖ yapılanmasına ilişkin soruşturmada geçtiğimiz günlerde sizin için takipsizlik kararı verildi. Bu karara yönelik kamuoyunda eleştiriler oldu...
'SOSYAL MEDYADA YOKUM'
Sosyal medya kullanıyor musunuz?
Hayır, kullanmıyorum. Sebebi ise sosyal medyadaki üslubun kirliliği. Bu kirlilik de beni açıkçası sosyal medyadan uzak tutuyor. Sosyal medyada vakit harcamak yerine kitap okumayı tercih ediyorum. Bana çok daha fazla şey katıyor çünkü.