AB'den Erdoğan'a: Sığınmacıların silah haline getirilmesi ve bize şantaj için kullanılmasını kabul etmeyeceğiz

AB Konseyi Başkanı Donald Tusk, Güney Kıbrıs ziyaretine koşut açıklamalarda bulundu.

'ERDOĞAN'IN TÜMDEN UYGUNSUZ TEHDİTLERİ'

Tusk, yazılı açıklamasında ve Twitter paylaşımında Türkiye'nin Suriye'nin kuzeydoğusuna düzenlediği Barış Pınarı Harekatı'na dair şunları dedi:

"Türkiye, eylemlerinin bir başka insani felakete yol açması ihtimalinin temel endişemiz olduğunu anlamalı. Sığınmacıların silah haline getirilmesini ve bize karşı şantaj yapmak için kullanılmasını da hiçbir zaman kabul etmeyeceğiz. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dünkü tehditleri tümüyle uygunsuzdu."

"Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyindeki tek taraflı askeri operasyonu, derin endişe kaynağıdır ve durdurulmalıdır. Türkiye'nin güvenlik endişeleri, siyasi ve diplomatik araçlarla karşılanmalıdır, askeri müdahale sadece işleri daha da kötüleştirmeye yarar. İstikrar yaratmak yerine bölgenin tamamında daha fazla istikrarsızlık yaratır, sivillerin çektiği ıstırapları ağırlaştırır, daha fazla yerinden olmaya yol açar, IŞİD'e Karşı Küresel Koalisyon'un elde ettiği ilerlemeyi tehdit eder. Demokratik Suriye Güçleri'n,n parçası olan Kürt güçleri IŞİD''le savaşta elzem olageldi. Atlantik'in her iki tarafı için Kürtleri yüzüstü bırakmak Başkan Donald Trump'ın da dediği gibi kötü bir fikir olduğu kadar hem stratejik hem de ahlaki açıdan pek çok soruyu beraberinde getiriyor." 

AB'nin Suriye'nin kuzeydoğusuna düzenlenen Barış Pınarı Harekatı'nın durması çağrılarına ve yaptırım uyarılarına, dün Erdoğan'dan şu yanıt gelmişti:

"Ülkemizde 3,6 milyon Suriyeli sığınmacı var. Ey AB kendinize gelin. Bizim operasyonumuzu bir işgal hareketi diye nitelendirmeye çalışırsanız işimiz kolay. Kapıları açarız 3,6 milyon mülteciyi sizlere göndeririz. Kalkmışlar para hesabı yapıyorlar. İkinci taksit olan 3 milyar euro'yu göndermeyeceklermiş. Siz verdiğiniz sözü şu ana kadar yerine getirdiniz mi? 40 milyar doları biz harcadık. O kadar daha harcar yolumuza devam ederiz ama kapıları da açarız." 

Yunanistan'ı ziyaretinin ardından bugün Güney Kıbrıs'a geçen ve Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis tarafından kabul edilen Tusk, Kıbrıs'taki sondaj gerilimiyle ilgili de şu mesajı verdi:

"Avrupa Birliği, Türkiye'nin Kıbrıs açıklarındaki yeni yasadışı sondaj faaliyetleri karşısında hep birlikte (Güney) Kıbrıs'ın arkasında."

​

Tusk'ın yazılı açıklamasında şu vurgulara yer verildi:

"Türkiye'nin Kıbrıs kıyılarının açıklarında devam eden sondaj faaliyetleri karşısında sizinle tam dayanışmamızı göstermek için geldim. AB Konseyi bu yasadışı eylenleri güçlü şekilde kınamıştı. Ve Türkiye'nin geçen haftadan beri yeni sondaj faaliyetlerinin ışığında AB'nin birleşmiş halde sizin arkanızda durduğunu yeniden teyit ediyorum. Türkiye'ye hem Kıbrıs'ta çözüm görüşmelerinin yeniden başlamasına dönük çabalara hem de bir bütün olarak AB ile Türkiye arasındaki iyi komşuluk ilişkilerine zarar veren bu faaliyetleri sonlandırma çağrısı yapıyorum."