Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Milli Suriye Ordusu (eski adıyla Özgür Suriye Ordusu) ile birlikte Suriye'nin kuzeyinde başlattığı Barış Pınarı Harekatı hem yurt içinde hem de yurt dışında gündemin ilk sırasına oturdu.
Türkiye’nin bu operasyondaki amacını, ABD ve Avrupa’dan gelen itirazları, Ankara’ya yönelik olası yaptırım kararlarını AK Parti Grup Başkanı Naci Bostancı ile konuştuk. Bostancı’nın sorularımıza verdiği yanıtlar şöyle:
'HAREKAT TERÖR YUVALARINA KARŞI ULUSLARARASI HUKUKA UYGUN YAPILIYOR'
- Fırat’ın doğusuna yönelik uzun süredir konuşulan harekat ‘Barış Pınarı’ adı ile başlatıldı. Türkiye’nin bu harekat ile amacı nedir?
Biliyorsunuz harekat yapılan bölgede adı YPG olan fakat esasen içeriği PKK olan bir örgüt bir süredir kendi egemenliğini kurmaya çalışıyor. Terör örgütlerinin egemenlik kurma biçimleri malumdur. Bölge halkının iradesine el koyarlar, zorbalık, despotluk, nüfus hareketleri ve aynı zamanda insanları belli yerlere gönderme ve kendilerine itiraz edenleri tasfiye etme, şiddet kullanma, cinayet işleme, bunlar terör örgütlerinin bildik yöntemleridir. PKK’nın yöntemleri konusunda da Türkiye’deki insanlar aşağı yukarı 40 yılı aşkın bir süredir bilgi sahibiler. Çok katliamlar, çok zorbalıklar yaptılar, çok cinayetler işlediler. Kariyerini, müktesebatını bu şekilde oluşturmuş bir terör örgütü ile karşı karşıyayız.
'SİVİL HALKIN BURNUNUN KANAMAMASI, SÜRECİN İTİNAYLA YÜRÜTÜLMESİ TSK’NIN HASSASİYETLERİDİR'
'UTANMAZCA, ADİCE BİR PROPAGANDA'
- Bu harekatın Türkiye’nin sık sık dile getirdiği Suriye’nin toprak bütünlüğü vurgusuna aykırı olduğu, harekatın Kürtlere yönelik gerçekleştiği yorumları da yapılıyor? Bu yorumları nasıl değerlendiriyorsunuz?
'ORTA VADEDE SURİYE’NİN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜNÜ DESTEKLEYEN BİR HAREKETTİR'
'TERÖR ÖRGÜTLERİ ORADAN ATILANA, YOK EDİLENE KADAR SÜRECEKTİR'
- Türkiye’nin bu harekatının süresine ilişkin bir öngörünüz var mı, ne kadar sürer?
'BU İŞ LOBİLERLE KÜÇÜK GRUPLARLA, ONLAR ESAS ALINARAK YÜTÜRÜLECEK BİR İŞ DEĞİLDİR'
- Türkiye’nin bu harekatına yönelik hem ABD’den hem de Avrupa ülkelerinden itiraz sesleri geliyor. Bu eleştirileri nasıl değerlendiriyorsunuz?
'TÜRKİYE’NİN ÇOK YALNIZ OLDUĞUNU DÜŞÜNMÜYORUZ'
- AB’den, Avrupa’dan ve Arap ülkelerinden gelen itirazlara bakıldığında, sizce Türkiye biraz bu konuda yalnız mı kaldı ?
Türkiye’nin çok yalnız olduğunu düşünmüyoruz. Yani insanlık kamuoyu, dünya kamuoyu Türkiye’nin bu haklı girişimini eminiz ki biliyorlar, meşruiyetten, özgürlükten, halkların esenliğinden yana olanların Türkiye’nin bu operasyonunu desteklediğinden şüphemiz yoktur.
- ABD’de bazı senatörler, Türkiye’nin operasyonlarını durdurması halinde askeri ve ticari sektörlere yönelik yaptırım istediler, bu konuda bir tasarı da hazırladılar. Bu tasarıyı nasıl değerlendiriyorsunuz, yaptırım gelmesi halinde Türkiye nasıl adımlar atar?
Amerika çok katmanlı bir ülke, farklı çevreler var. Dolayısıyla Amerika homojen bir şekilde tek bir sesin çıktığı bir ülke değil. Esasen böylesine büyük ve dünya siyaseti ile kapsamlı ilişkileri olan bir ülkeden de tek bir sesin çıkması beklenmez. Ama nihai olarak iş politikaya geldiğinde orada bütün bu farklı seslerin ötesinde belli istikamette bir politikanın uygulandığı çok açıktır. Türkiye, ABD’nin stratejik ortağıdır, uzun yıllara dayanan dostluğu ve yakınlığı vardır. Biz bu bölgedeki terör yapılanmasına uzun zamandan beri dikkat çekip, ABD’ye de gereken bilgileri aktardık. Hatta güvenli bölge oluşturulmasına ilişkin birtakım müzakerelerde oluşturuldu. Yani bu iş böyle bir günde sürpriz bir şekilde ortaya çıkmış bir hadise değil. Dolayısıyla ABD’de ilgili çevreler Türkiye’nin pozisyonunun ne olduğunu, hassasiyetlerinin ne olduğunu, stratejik ortaklık esasında beklentilerinin ne olduğunu, buna karşılık ABD’nin de pozitif manada ne tür adımlar attığını gayet iyi biliyorlar. Dolayısıyla nihaiyi noktada ABD ile Türkiye arasındaki ilişkilerin bu süreçten zarar görmesini beklemiyorum.
Zarar görmesini beklemiyorum.
'ANKARA-ŞAM DİYALOĞUNA YÖNELİK HERHANGİ BİR ADIM ŞU AN İÇİN SÖZ KONUSU DEĞİL'
- Muhalefet de dile getiriyor, Suriye krizinin ve mülteci sorunun çözümü için Ankara ile Şam diyaloğunun önemini. Siz Ankara-Şam diyalog önerilerine nasıl bakıyorsunuz, böyle bir adım mümkün olabilir mi?
Benim gördüğüm öyle bir adım yok. Tabi buradaki gelişmelerle ilgili muhataplar da var çok çeşitli, Türkiye onlarla görüşüyor. Onları bilgilendirerek de aynı zamanda yoluna devam ediyor. Şam rejimiyle kategorik bir anlaşmazlığımız var malum, uzun yıllara dayalı. Yaşanan çok trajediler var. O yüzden herhangi bir adım şu an için söz konusu değil.