Çavuşoğlu, ''Suriye rejiminin İstanbul Başkonsolosluğuna Barış Pınarı Harekatıyla ilgili notayla bildirim yapıldığını'' söyledi.
'ULUSLARARASI HUKUKTAN KAYNAKLANAN HAKLARIMIZDIR'
Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Barış Pınarı Harekatı ile bölgeden teröristler temizlenecek ve Suriye'nin sınır ve toprak bütünlüğü teminat altına alınacak. Aynı şekilde, Suriye içinde, komşu bölgelerde ve Türkiye'de olan göçmenler dönebilecek, bölgenin barışı ve istikrarı tesis edilecek. Tabii ki bu, bizim için ulusal güvenlik meselesidir. Bu harekatımız uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarımız çerçevesinde başlatılmıştır. BM Şartı'nın 51. maddesi, keza terörle mücadele ile ilgili BM Güvenlik Konseyi kararları ortada. Yine, Suriye ve Suriye'de terörle mücadele ile ilgili BM Güvenlik Konseyinin en son 2254 no'lu kararı da ortada. Ayrıca, bugüne kadar Adana Mutabakatı'ndan bahsediyor herkes. Adana Mutabakatı'na göre rejim ya da Suriye yönetimi bu teröristlerle ilgili bir şey yapamayınca Türkiye tek taraflı olarak buraya gireceğini o zaman da zaten bildirmişti. Dolayısıyla, uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarımızdır".
Türkiye'nin, tüm gerçeklerle birlikte uluslararası hukuka uygun hareket ettiğini söyleyen Çavuşoğlu, Zeytin Dalı Harekatı'nda ve Fırat Kalkanı Harekatı'nda olduğu gibi bu kez de ilgili yerlere gerekli bildirimlerde bulunduğunu vurguladı.
'BM GENEL SEKRETERİNİ BİLGİLENDİRDİK'
Türkiye'nin, uluslararası hukuka uygun hareket ettiğini vurgulayan Çavuşoğlu, önceki harekatlarda olduğu gibi bu kez de ilgili yerlere gerekli bildirimlerde bulunduğunu söyledi.
Çavuşoğlu, "Gerekli bildirimlerde bulunduk. BM Genel Sekreterini bilgilendirdik. Bugüne kadar nasıl gelindiği ve buradaki terör örgütlerinin oluşturduğu tehditleri anlatan, uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarımız olduğunu da vurgulayan, mektubu BM Genel Sekreteri'ne ulaştırdık" ifadesini kullandı.
BMGK'nin dönem başkanlığını yürüten Güney Afrika'ya da bildirimde bulunduklarını aktaran Çavuşoğlu, bunun da BMGK'yi bilgilendirmek anlamına geldiğini söyledi.
Çavuşoğlu, P5 ülkelerinin Ankara'daki büyükelçilerinin de Bakan Yardımcısı Sedat Önal tarafından bakanlığa çağrılarak bilgilendirdiğini belirterek, "İran büyükelçisi de çağrıldı ve bakan yardımcımız bizzat bildirimde bulundu. Diğer taraftan BM Özel Temsilcisi Gair Pedersen'a da yine bakan yardımcımız bilgi verdi" şeklinde konuştu.
Bu konunun güvenlik boyutuna da dikkati çeken Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Biz NATO müttefiğiyiz. NATO Genel Sekreterine de bir mektupla bilgilendirmede bulunduk. Diğer taraftan tabii ki ortada bir rejim var. Şu anda ilişkilerimiz olur, olmaz. O ayrı birşey. Şu anda İstanbul'da başkonsolosluğu var. Yine Zeytin Dalı Harekatı'nda olduğu gibi, Barış Pınarı Harekatımızı da bir notayla rejimin İstanbul'daki başkonsolosluğuna bildirdik. Diğer taraftan biz uluslararası temasımızı, askerlerimiz sahada kahramanca mücadelesinin verirken sürdürüyoruz".
Çavuşoğlu, daha önce Rusya ve İran'ın dışişleri bakanlarıyla görüştüğünü anımsatarak, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ile de gelen talep üzerine görüşeceğini söyledi.
Almanya ve İngiltere dışişleri bakanlarıyla da görüşeceklerini anlatan Çavuşoğlu, "Türk diplomasisi, sahada da masada da askeriyle ordusuyla tüm güvenlik birimleriyle bu mücadeleyi sürdürecek. Sahada da masada güçlü bir ülkeyiz hamdolsun. Rabbim, tüm güvenlik birimlerimizi korusun, güç versin, ordumuzu muzaffer eylesin" dedi.