Ancak bu açıklamanın hemen ardından Ulaştırma Bakanlığı şöyle bir açıklama yayınladı: "Söz konusu ihale şartında, 'ihale sonrasında işletme için gerekli olan işyeri açma ve işletmek için tüm izinleri ve ruhsatlarını yüklenici firma kendisi alır' maddesi yer almaktadır. Bu nedenle İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) veya iştiraklerinin böylesine bir ihaleye girmesi durumunda; ihale sonrası su, doğalgaz bağlatılması gibi işlerin büyükşehir belediyelerinde, işyeri açma ve işletme izinlerinin ise ilçe belediyelerinden alacakları için belediye ile ihalede yarışmak, diğer katılımcılarda caydırıcı etkisi olacak ve ihaleye katılımı azaltacaktır. İhalenin olmazsa olmaz kuralı olan rekabet ortamı sağlanamayacaktır.”
Bu açıklamanın ardından İBB ve CHP yetkilileri bunun kabul edilebilir olmadığını, ihale şartnamesinin de belli bir şirkete adreslediğini dile getirdi. CHP Ordu Milletvekili ve Yerel Yönetimlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Seyit Torun, Başlangıç Noktası programında bu ihalenin takipçisi olacaklarını, halkın buradan en işi koşullarda faydalanması için ellerinden geleni yapacaklarını dile getirdi:
‘HAKKANİYETE SIĞMIYOR’
Doğalgaz bağlamaz, su vermez, işletme ruhsatı vermez deniyor. Böyle bir şey söz konusu olabilir mi? Bir ihale gerçekleşiyor ve rekabet oluyor. Bu kendi anlayış ve ruh hallerinin yansımasıdır. Bugüne kadar yaptıkları ihaleleri istedikleri şahıs almadığında öyle davrandılar ki onlar da bunu yapıyorlar. Türkiye adrese teslim ihalelerde çok yaşandı bunlar. Bu şartnamede dahi var. Adeta belli bir firmayı tanımlıyor: ‘İhaleye katılacak isteklinin tüzel kişilik olması halinde ‘son 5 yıl içinde ‘dijital, kültürel ve sanatsal' faaliyetlerde bulunduğuna dair en az 4 milyon TL tutarında iş deneyim belgesi sunması ve envanterinde en az 20 milyon tutarında dijital ekipman barındırması ve bu ekipmanlar için 5 milyon TL tutarında süresiz banka teminat mektubu vermesi' gerekiyor.’
Bu kabul edilebilir bir şey değil. Bu tamamen adrese teslim bir ihale şartnamesidir. Kimin alacağının belli olduğu bir ihaledir. İBB’nin almaması için belli süreçler oluşturulmuştur. Bu kamuyu zarara uğratmaktadır. Bizim asıl amacımız para kazanmaktır diyorlar. Kamunun asıl amacı para kazanmak değil vatandaşlarına hizmet sağlamak olmalıdır. Ankara Büyükşehir Belediyesi Metropol İmar AŞ ile birlikte Atatürk Orman Çiftliği ihalesini kazandı ve oranın yapılaşmaya açılmamasını sağladı. Atatürk’ün vasiyeti burada yerine gelecek. Maalesef Hem Sirkeci hem Haydarpaşa garında rant amaçlı bir ihale düzenlenmekte. Mutlaka bunun için bir itiraz gerçekleşecek, ihalede fesat var denecek. Tamamen tanımlanmış, ihale şartlarına uymayan bir yapılanma var denecektir.
Şu anda 11 büyükşehir ve 10 ille birlikte 251 belediyemiz var. Büyükşehirlerimiz ciddi bir çalışma içinde. İlk 4-5 ayda bütün belediyeler bir milyarın üstünde tasarruf sağladılar. Yapılarını ranta değil halka yönelik ve halk menfaatlerini gözetecek şekilde oluşturdular. Halkın lehine çözümler üretiyorlar. Önümüzdeki günlerde halkçı belediyenin örneklerini size göstereceğiz. Şehirlerin kronikleşmiş sorunlarını da çözme gayreti içindeyiz. Genel merkez olarak onların çabalarını desteklemek adına bir eşgüdüm merkezi kurduk. Onların çalışmalarını gözlemleyerek onlara rapor sunacağız.”