FSVTS Başkanı Şugayev: Türkiye, S-400 satın alarak bağımsız politika güttüğünü kanıtladı

Rusya Federal Askeri ve Teknik İşbirliği Servisi (FSVTS) Başkanı Dmitriy Şugayev, Selanik’te yapılan Rusya-Yunanistan Hükümetler Arası Askeri Teknik İşbirliği Komisyonu toplantısına katıldı.

Toplantının ardından Sputnik’e konuşan Şugayev, Türkiye’ye Su-35 ve Su-57 savaş uçaklarının satılması olasılığı yanı sıra, Yunanistan’ın Türkiye’ye S-400 satışıyla ilgili endişelerini değerlendirdi. Atina ile ortak Kalaşnikof tüfeği üretimi ve ellerindeki S-300’lerin modernizasyonuna da değinen Şugayev, ayrıca İran’a S-400 hava savunma sisteminin satılması olasılığıyla ilgili konuştu.

Yunanistan, Rusya’nın Türkiye’ye modern silah satıyor olmasından endişe duyuyor. Yunanların bu endişelerini nasıl değerlendiriyorsunuz? S-400 onlar için bir tehdit mi?

Şunu söyleyebilirim: S-400, bir hava savunma sistemi, saldırı silahı değil. Bu, hava sahasını öncelikle modern ve gelecekteki hava ve uzay saldırı araçlarına karşı korunmak için geliştirilen en yeni sistem. Bu bağlamda, Türkiye’ye teslimat hiçbir şekilde Yunanistan’ın toprak bütünlüğünü tehdit etmiyor. Bu yüzden endişeler tamamen fuzuli.

'SİSTEM, SAVAŞA HAZIR DURUMDA'

Yunanistan’ın elinde Rus yapımı S-300 hava savunma sistemi var. Türkiye’nin hava savunmasının güçlenmesi bağlamında, Atina ile S-300’lerin modernizasyonu ile ilgili görüşmeler yapılıyor mu?

Yunanistan’a oldukça uzun zaman önce S-300 hava savunma füze sistemi sağlanmıştı. Sistem bugün de görevine devam ediyor, savaşa hazır durumda. Bugün söz konusu olan sadece bu sistemlerin olması gerektiği durumda tutulması ve hava savunma işlevini sürdürmesi. Satış sonrası bakım onarımla ilgili anlaşma devam ediyor. Füzelerin ömrü de uzatıldı.

Rusya defalarca Yunanistan’a bu sistemlerin modernizasyonunu organize etmeyi teklif etti, ama bugüne kadar modernizasyon konusuna yaklaşmadık, muhtemelen sebeplerden biri, Avrupa Birliği ve NATO ülkelerinin Rusya’ya yönelik uyguladığı yaptırımlar.

Yunan partnerlerimizin tutumunu değiştirmesi durumunda bu konuyu incelemeye hazırız.

Rusya, Yunanistan ordusunun savaşa hazır durumunu korumasına ilgi duyuyor. Askeri-teknik işbirliği alanında ilişkilerimizin daha da gelişebileceğini umuyoruz.

Yunan medyası birkaç yıl önce Kalaşnikof tüfeğinin ortak üretimiyle ilgili planlardan bahsetmişti. Böyle planlar var mı? Ortak üretim olacak mı?

Evet, birkaç yıl önce Yunanistan tarafının talebi üzerine, Yunanistan’ın ‘Savunma Sistemleri’ işletmesi temelinde ortak Kalaşnikof tüfeği üretimini konusu üzerinde çalıştık. Yunanistan tarafına ilgili teklifleri sunduk. Henüz karar alınmış değil. Yunan partnerlerimizin kararını bekliyoruz.

‘TÜRKİYE, BASKILARA RAĞMEN BAĞIMSIZ POLİTİKA UYGULADIĞINI KANITLADI’

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ABD’ye hipersonik saldırı sistemlerini teklif ettiklerini ama Washington’ın teklifi reddettiğini söylemişti. Rusya hangi yeni silahlarını, kimlere satmayı planlıyor?

Rus yapımı yeni sistemler, Akdeniz ülkeleri dahil tüm partnerlerimize teklif ediliyor. İlgili görüşmeler yapılıyor.

Bizim teçhizatımız ileri teknolojilere dayanıyor, yüksek etkinliğe ve üstün performansa sahip. Bunun yanında sade ve bakımı kolay. Tüm bunlar, onu dünya genelinde çok popüler yapıyor. Biz de geniş yelpazede askeri ürünlerimizi sağlamaya hazırız.

Eğer ciddi talepler olursa biz de aynı ciddiyetle onları inceleriz.

Akdeniz ülkelerinden bahsedersek burada iki husus var.

Mevcut koşullarda, Rusya karşıtı yaptırımlar bağlamında, Avrupa ülkeleriyle işbirliği sadece daha önce sağlanan teçhizatın bakımıyla kısıtlı kalıyor. Kıbrıs ve Yunanistan bunun örneği. Daha önce bu ülkelere sağlanan silahların savaşa hazır durumunun sürmesi için işbirliği devam ediyor. Rusya, bu anlamda tüm yükümlülüklerini zamanında yerine getiriyor.

Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkeleri farklı. Onlarla işbirliğimiz daha fazla, onlar daha aktif bu konuda. Askeri-teknik alanda eski partnerlerimiz olan bu ülkelere sağladığımız çeşitli silahları uzun yıllardır başarıyla kullanıyorlar. Bu bölgede geleneksel olarak Rus yapımı zırhlı araçlar ve tanklar, hava araçları ve hava savunma sistemleri büyük talep görüyor. Tam da bu yönlerde onlarla en aktif işbirliği yapılıyor, sözleşmeler imzalanıyor, sözleşmeler uygulanıyor.

Son çarpıcı örneklerden biri de, dünyada benzeri olmayan S-400 sisteminin Türkiye’ye sağlanmasıyla ilgili sözleşmenin yerine getirilmesi. Sözleşme uygulama aşamasında ve takvime sıkı bir şekilde uyuluyor.

Birçok ülkenin ulusal çıkarlarını, ulusal güvenliklerini ilk sıraya koyması ve tüm politik hususlarla daha sonra ilgilenmesi çok önemli. Sözgelimi Türkiye, ciddi baskılara rağmen S-400 alarak bağımsız politika uyguladığını kanıtladı.

‘İLK OLARAK SU-35 SEVKİYATI MEVZU BAHİS OLABİLİR’

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MAKS-2019 fuarında, Su-57 uçaklarının satın alınması ihtimaliyle ilgilendi. Böyle bir alışveriş gerçekleşebilir mi?

İlk olarak, muhtemelen, Su-35 uçakları mevzu bahis olabilir, Su-57 konusu da sonraki aşamalarda gündeme gelebilir. Çünkü Su-35, şu anda ihracata yönelik savaş uçaklarımızın başında gelen bir ürün. Bu uçak çok yüksek özellikleri bulunan, muadillerinden daha üstün, 4++ nesil çok amaçlı bir uçak. Ciddi silahları var, havada hâkimiyet kurma yeteneğine, çok ciddi imha araçlarına sahip.

Bazı yerlerde tanıtım yaptık, buna İstanbul da dahil. Araçlarımız tüm televizyonlarda, basında gösterildi. Türk Hava Kuvvetleri için hem hareket halinde hem durmuş haliyle tanıtım yaptık. Uçak, büyük ilgi topladı.

Bu yönde aramızdaki işbirliği ileriye dönük gelişiyor. Henüz sözleşmelerden bahsetmek, somut bir şeye geçtiğimizi söylemek için erken, ama konu inceleniyor, uzmanlar düzeyinde istişareler yapılıyor.

'İRAN'DAN RESMİ TALEP GELMEDİ'

Rusya, İran’a S-400 sevkiyatına hazır mı? Tahran’ın böyle bir talebi oldu mu?

İran tarafının S-400 ile ilgili resmi bir talebi bize gelmedi. Başvuru gelirse konuşacağız.

Bir zamanlar İran’a sağladığımız S-300 sistemi için de garanti sonrası bakım hizmeti sağlanıyor. Bu sistem savaşa hazır durumda.

Aslında İran ile 2001 yılından beri askeri-teknik işbirliği anlaşmamız uygulanıyor. Halihazırda bu ülkeyle askeri-teknik işbirliği, BM Güvenlik Konseyi’nin 20 Temmuz 2015 tarihli 2231 sayılı kararı ve Rusya Devlet Başkanı’nın 11 Mart 2016 tarihli kararı ile sınırlı. Rusya tamamen uluslararası hukuk kurallarına uygun hareket ediyor, bu yüzden 2020’nin ekim ayına kadar İran ile saldırı amaçlı silahlarla ilgili askeri teknik işbirliği yapılamaz.

Bununla birlikte 2016’da İran’a Rus hava savunma sistemleri sağlanmıştı. Garanti yükümlülükleri Nisan 2018 itibariyle sona erdi ve şimdi bakım İran’da oluşturulan servis merkezi kapsamında yapılıyor.

BM Güvenlik Konseyi’nin yaptırımının süresi bitinceye kadar şu konularda işbirliği görüşülebilir: Hava savunma sistemlerinin sağlanması, Körfez kıyısı için kapsamlı takip, koruma ve savunma sisteminin oluşturulması, elektronik harp araçlarının sağlanması, daha önce sağlanan hava savunma teçhizatının modernizasyonu, hafif silah ve mühimmat tedariki.