DIŞİŞLERİ BAKAN YARDIMCISI KIRAN: 2020 YILINDA ASYA İLE İLİŞKİLERİMİZE DAHA FAZLA ODAKLANACAĞIZ
Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran resepsiyonda yaptığı konuşmada, Türkiye ve Çin’in 2021 yılında diplomatik ilişkilerinin 50. yılının kutlanacağını anımsatarak, iki ülkenin tarihe dayanan köklü ilişkilerinin ve gönül bağlarının olduğunu ifade etti.
Türkiye’nin Çin’in ile ilişkilerini her alanda geliştirmeye büyük önem atfettiğini ve ilişkilerin son yıllarda ileri seviyelere taşındığını belirten Kıran, “Çin Halk Cumhuriyeti’ni çok önemli bir stratejik ortağımız olarak görüyoruz” dedi.
Dış politikada “Yeniden Asya” açılımına vurgu yapan Kıran, “Bu anlayışla 2020 yılında Asya ile ilişkilerimize daha fazla odaklanacağız, Asya’yı bir bütün olarak kucaklayacağız. Çin Halk Cumhuriyeti de ‘Yeniden Asya’ politikamız kapsamında en önemli ortaklarımızdan biri olacak. Çin’in başta Avrupa olmak üzere Ortadoğu ve Afrika’ya açılan güzergahında ülkemiz, merkezi bir konumu da bulunuyor ve önemli yatırım fırsatları sunuyor. Bu anlamda çok sayıda Çinli firmanın ülkemize ve ülkemizin geleceğine olan güveninden büyük bir memnuniyet duyuyor, daha fazla Çinli yatırımcıyı ülkemize bekliyoruz” diye konuştu.
“TİCARET SAVAŞLARI OLUMSUZ ETKİLERE SEBEP OLABİLİR ANCAK YENİ VE STRATEJİK İŞ BİRLİĞİ İMKANLARI DA ORTAYA ÇIKABİLİR”
Çin’in ‘Bir Kuşak Bir Yol’ projesini de Türkiye olarak çok önemsediklerinin altını çizen Kıran, şöyle devam etti:
“Bu proje kapsamında da Çin’le önemli iş birliği fırsatlarımızın olduğuna inanıyoruz. Ülkelerimizin geniş Avrasya coğrafyasında iş birliğini geliştirmesi, firmalarımızın başta ulaştırma ve enerji sektörlerinde olmak üzere mega projelerde gerek ülkemizde gerek yakın coğrafyalarda birlikte çalışmaları için büyük potansiyel olduğuna inanıyoruz. Çin, ticaret hacmimizin en yüksek olduğu ülkelerin başında geliyor. İçinde bulunduğumuz dönemde korumacı politikalar ve ticaret savaşları diye adlandırılan güncel tartışmalar uluslararası ticarette olumsuz etkilere sebep olabilir ancak bu ortamda yeni ve stratejik iş birliği imkanları da ortaya çıkabilir. Türk ve Çin iş çevrelerinin bu dönemde yaşanan dalgalanmalardan nasıl yararlanabileceklerini belirleyerek, ekonomik ilişkilerimizi geliştirmek için daha fazla çaba göstereceklerine inanıyoruz. Bu kapsamda iki ülke arasındaki mevcut 24 milyar dolarlık ticaret hacmini kısa sürede 50 milyar dolara çıkartmamak için hiçbir sebep olmadığına inanıyoruz.Ülkemizde misafir edeceğimiz Çinli turist sayısının da önümüzdeki yıllarda 1 milyonu kolaylıkla aşacağını düşünüyoruz.”
Büyükelçi Deng Li’nin “Türkiye ile aynı gemide yol alma ruhu” sözlerini de önemle not ettiğini belirten Dışişleri Bakan Yardımcısı Kıran, konuşmasını Çince “iyi akşamlar” diyerek bitirdi.
BÜYÜKELÇİ Lİ: “ÇOK TARAFLI TİCARET SİSTEMİNİ SAVUNMAYA DEVAM EDECEĞİZ”
Çin’in Ankara Büyükelçisi Deng Li de konuşmasında, Çin’in “Çin Komünist Partisi’nin liderliğini ve Çin’e özgü sosyalizm sistemini kararlılıkla savunmaya, tek Çin politikasını koruyarak herhangi bir dış gücün Çin’in içişlerine herhangi bir şekilde müdahale etmesine karşı çıkmaya” devam edeceğini belirterek, “Çin, kapsamlı reform sürecini derinleştirmeye, dışa açılma derecesini yükseltmeye, istikrarlı ekonomik büyümeyi sürdürmeye, tüm halkın ortak refahını sağlamaya devam edecek. Çin, barışçıl bir kalkınma yolunda yürümeye, karşılıklı saygı, eşitlik, adalet, iş birliği ve ortak kazanca dayalı yeni uluslararası ilişkilerin kurulmasını hızlandırmaya ve çok taraflı ticaret sistemini savunmaya devam edecek” diye konuştu.
“AYNI GEMİDE YOL ALMA RUHUYLA”
Büyükelçi Li, 48 yıl önce diplomatik ilişkilerin kurulmasından bu yana Türkiye ve Çin arasındaki ilişkilerin de büyük ilerleme kaydettiğini belirterek, “Çin ve Türkiye arasındaki ekonomik ve ticari iş birliği, yeni bir aşamaya girmektedir. Türkiye’nin kiraz, antep fıstığı, süt ürünleri ve deniz ürünleri gibi kaliteli tarım ürünleri adım adım Çin pazarına girmekte ve Türkiye’ye yatırım yapmak üzere gelen Çinli firmaların sayısı gittikçe artmaktadır. Bu sene Çin’in Türkiye’deki yatırım stoğunun 4 milyar dolara ulaşması beklenmektedir. Çin, Türkiye ile aynı gemide yol alma ruhuyla ortak kazanca dayalı iş birliği yaparak Çin-Türkiye stratejik iş birliği ilişkilerini sürekli olarak derinlemesine geliştirmeye, iki ülke halklarına yarar getirmeye ve dünyanın istikrarını ve refahını birlikte korumaya hazırdır” dedi.
İki tarafın, karşılıklı siyasi güveni daha da güçlendirmesi, birbirlerinin temel çıkarlarına ve ana hassasiyetlerine saygı göstermesi ve ikili ilişkilerinin her zaman sağlıklı ve istikrarlı olmasını sağlaması gerektiğini kaydeden Li, şöyle devam etti:
“İHRACATI, YATIRIMLARI VE TURİST SAYISINI İKİ KATINA ÇIKARMA HEDEFLERİNE BİR AN ÖNCE ULAŞMAYALIYIZ”
“İki taraf, ‘Bir Kuşak, Bir Yol’ girişimi ve ‘Orta Koridor’ stratejisinin birbiriyle uyumlaştırılmasını güçlendirmeli, ticaret, yatırım, bilim ve teknoloji, enerji ve turizm alanlarındaki iş birliğini sağlam adımlarla ilerletmelidir. Bu süreçte, Türkiye’nin Çin’e ihracatını, Çin’in Türkiye’deki yatırımını ve Türkiye’ye gelen Çinli turist sayısını iki katına çıkarmak hedeflerine bir an önce ulaşmaya çalışmalıyız. İki taraf, uluslararası meselelerdeki koordinasyonu ve işbirliğini güçlendirmeye, tek taraflılığa ve zorbalığa karşı çıkmaya, sıcak konuların siyasi çözüme kavuşturulmasını sağlamaya, bölgede ve dünyada barış, istikrar ve kalkınmanın gerçekleşmesine katkıda bulunmaya devam etmelidir. Türkiye ile birlikte yeni çağda Çin-Türkiye ilişkilerinin parlak bir geleceğini yaratmak için el ele omuz omuza çaba göstereceğiz”.