HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli başkanlığında 21 -22 Eylül’de yapılan Parti Meclisi (PM) toplantısı sonrası yayınlanan bildiride, “31 Mart seçimlerinden sonra yerel yönetimlere seçilen HDP’lilere yönelik saldırılar aralıksız devam ediyor ve mevcut gidişat Kürt illerinde yeniden bir kayyım rejimi oluşturulmak istendiğini gösteriyor” dendi.
'DARBE KAYYUMLARLA SINIRLI DEĞİL'
“Bu darbenin sadece kayyımlarla sınırlı olmadığı açıktır. 9 Ağustos’ta barış çağırıları yapan Sayın Öcalan’la görüşmelerin kesintiye uğratılmasının ve tecridin sürdürülmesinin bu darbeden bağımsız olduğunu düşünemeyiz. Amed il binamızın önüne çocuklarının akıbetini öğrenmek isteyen annelerin yönlendirilmesi ve değişik Kürt kentlerinde asker, polis, memur ve korucu aileleriyle birlikte organize edilen provokatif mitingler de gerçekleştirilen kayyım darbesinin bir parçası niteliğindedir.
‘HDP İLE OMUZ OMUZA OLMAYA DAVET EDİYORUZ’
‘ERDOĞAN’IN KONUŞMASI NEFRET SUÇU’
Erdoğan’ın Teknofest’te HDP’yi kastederek yaptığı konuşmada, bir Cumhurbaşkanı’na yakışmayacak cümlelerle nefret suçu niteliğindeki kışkırtıcı ve düşmanca sözleri ortalığa boca etmesi bu nedenledir. Amed il binamızın önünde oturan annelerin de, polis ve asker ailelerinin de, Cumartesi ve Barış Anneleri’nin de evlat acılarının ortak olduğunu biliyoruz. Annelere ve ailelere uzun yıllardır bu acıları yaşatan savaş ve şiddette ısrar eden AKP-MHP iktidarıdır. Annelerin acılarına son verecek çözüm yeri Meclis, muhatabı iktidardır. Bütün anneleri bir kez daha Meclis’e davet ediyoruz. Meclis’te bütün partilerin içinde yer alacağı bir ‘Çözüm Komisyonu’nun kurulmasını ve sorunun çözülmesine katkı sunulmasını öneriyoruz.