Öztrak, konuşmasında 9 Eylül'ün, İzmir'in kurtuluş günü ve CHP'nin kuruluş yıl dönümü olduğunu hatırlattı. CHP olarak sandığa, milletin iradesine sahip çıktıklarını belirten Öztrak, "Bu partinin kurucuları emperyalistlerin saldırısına, Kuvayi Milliye ile direnerek, ulusun birliğine nasıl sahip çıktıysa bugün de aynı kararlılıkla bizler, bu vatan topraklarına ve birliğimize sahip çıkmaya devam ediyoruz. Bunlar, bizim CHP'liler olarak tarihi sorumluluklarımızdır" diye konuştu.
Hükümetin eğitim politikalarına yönelik eleştirilerde bulunan Öztrak, "Bu sistemde vatandaşlar arasında, çocuklar arasında fırsat eşitliği, tamamen ortadan kalkmaktadır. Ülkemizin marka devlet okullarının içi boşaltılmakta, paralı okullar ise desteklenmektedir. Bugün fakir fukaranın çocuğu, tek bir okul tipine zorlanırken, zenginin çocuğu, araba yükü para verip, özel okullarda kaliteli eğitim almaktadır" dedi.
"Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı" olan PISA sınavında Türk öğrencilerin durumunun içler acısı olduğunu dile getiren Öztrak, bu durumun ÖSYM'nin 2019 Yüksek Öğretim Kurumları Sınavı raporunda da görüldüğünü, fizikte, kimyada, biyolojide 1 milyonun üzerinde öğrencinin tek bir soruya dahi doğru cevap veremediğinin görüldüğünü aktardı.
Benzer durumların matematikte, tarihte, coğrafyada da yaşandığına dikkati çeken Öztrak, "Gerek ulusal, gerekse uluslararası istatistikler eğitimde büyük bir felakete doğru gittiğimizi gösteriyor. Fiziği, kimyayı, biyolojiyi, matematiği çocuklarına öğretemeyen bir eğitim sistemi, Türkiye'nin bilimde başarılı olmasını sağlayamaz. Bu eğitim sistemi ile çağdaş medeniyetleri yakalayamayız" dedi.
Öztrak, bu iktidarın eğitim sistemini çökerttiğini ileri sürerek, şunları kaydetti:
"Çökertilen eğitim sistemi ucube saray rejiminde giderek daha da dibe batmaktadır. Bu ucube rejimde ülkemizin okulları özel okul sahibi, hastaneleri özel hastane sahibi, turizmi ve kültürü de otel sahibi bakanlara emanettir. Devleti şirket, milleti ise müşteri gören bu ucube sistemle zengin daha zengin, fakir ise daha fakir olacaktır. Çünkü bu sistemde vatandaşlar, çocuklar arasında fırsat eşitliği tamamen ortadan kalkmaktadır. Ülkemizin marka devlet okullarının içi boşaltılmakta, paralı okullar ise desteklenmektedir."
İşsizliğin arttığına dikkati çeken Öztrak, Türkiye'de her 4 gençten birinin işsiz olduğunu dile getirdi.
Diyarbakır HDP İl Başkanlığı önünde PKK'nın kaçırdığını belirttikleri çocukları için oturma eylemini sürdüren ailelerle ilgili konuşan CHP'li Öztrak, şunları söyledi:
"Dağa zorla kaçırılan çocukları için gözyaşı döken anne ve babalar için üzülmemek mümkün değil. Bunu yapan PKK terör örgütünü lanetliyoruz. Kaçırılan çocukların ailelerine kavuşması için kim, ne imkanı ve gücü varsa seferber etmekten kaçınmamalıdır; ama unutulmasın milletin hacet kapısı, devletin kapısıdır. Millet başka adreslerin kapısında derdine çare ararsa devletin güç ve kudreti sorgulanmaya başlar. Buna aklı başında hiç kimse hele de devleti yönetenler, izin vermemelidir. Ancak bu iktidar döneminde evlatlarını yıllardır arayan 'cumartesi anneleri', Galatasaray Meydanı'nda unutuldu sonra onlara, bu meydan da yasaklandı. Evladını dağa kaptıran anneler de şimdi Diyarbakır'da bir partinin il başkanlığının kapısına bırakıldı. Bir de üstüne evlat acısıyla yanan annelerin gözyaşlarını yarıştırmaya kalktılar. Biz tüm gözü yaşlı annelerin yanındayız."
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun katıldığı televizyon programındaki 'Ankara ve İstanbul için kayyum söz konusu değildir' sözlerinin hatırlatıldığı Öztrak, "Ülkenin gündemini meşgul ediyor. Tüm çabalar, milletin gerçek sorununu gözlerden kaçırmak içindir. Atama bakanların, seçilmiş belediye başkanlarını kamuoyu önünde ipe sapa gelmez konuşmalarla uyarma görevi ne zamandan beri var? İstiklal Caddesi'nde gencimiz hayatını kaybetti. Bıraksın bu uyarmaları bakan, işini yapsın" dedi.
'ORTADA HİÇBİR DAVA YOK'
CHP'li Öztrak, Genel Başkan Kılıçdaroğlu'na hafta sonu Kuşadası'nda yapılan yumurtalı saldırıyla ilgili ise "Bildiğim kadarıyla bir 'geçmiş olsun' mesajı gelmedi ama bu yönetim gerçekten ilginçleşmeye başladı. Bir tarafta Canan Kaftancıoğlu 7- 8 sene önce atmış olduğu tweetler nedeniyle mahkemeye önüne çıkarılıyor diğer taraftan genel başkanımızın önüne kurşun atılıyor, teröristler dağlardan tüfekle saldırı da bulunuyor, yumruk atılıyor, linç edilmeye kalkılıyor, yumurta atılıyor. Ortada hiçbir dava yok. Bu artık Türkiye'de neyin, ne olduğunu gözler önüne seriyor" diye konuştu.
Faik Öztrak, "Güvenli Bölgeye ilişkin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ve Milli Savunma Bakanlığı'nın farklı açıklamaları var. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna şu cevabı verdi:
"Ülkenin güvenlik meselesi söz konusu olduğu zaman her şeyi yapmak lazım ama önce yönetimin kendi içinde ne olup bittiği konusunda anlaşması lazım. Bu ülkenin, Suriye sınırının güvenliği, Suriye sınırının Afganistan-Pakistan sınırı gibi olmaması meselesi bu ülkenin bekasıyla yakından ilgilidir. Burada eğer Cumhurbaşkanı ile Milli Savunma Bakanı aynı sözü söyleyemiyorsa, durum çok vahimdir."
"Tank Palet Fabrikasıyla ilgili kararnamenin gizlendiği iddianız var. Bunun bir belgesi var mı?" sorusu üzerine Öztrak, bunun belgesinin sarayda olduğunu, Resmi Gazete'de bir an önce yayımlanmasını beklediklerini bildirdi.