İstanbul Aile Mahkemesi’ne sunulan koruma talebi dilekçesinde, “Davalı, eşinin hediye ettiği tabloyu sebepsiz yere parçalamış, elbiselerini makasla kesmiştir. Eşinin üzerinde kötü enerji olduğunu söyleyen E.T.Ü. evi terk etmiş ve ev eşyalarından bir kısmını da atmıştır. Yaşam koçu olduğunu söyleyen E. T. Ü., hiçbir sağlık denetiminden geçmeyen, doğal olduğunu iddia ettiği bir takım karışımları zoraki bir şekilde gerek evde gerekse halen yattığı hastanede C. F. Ü.’ye içirmeye çalışmıştır. Eşinin baskısına dayanamayan C. F. Ü., zaman zaman bu karışımları içmek zorunda kalmıştır” ifadelerine yer verildi.
'KARIŞIMLAR SAĞLIĞINI ETKİLEYEBİLİR'
Mahkeme, avukat C.F.Ü’nün koruma talebini kabul ederek, E.T.Ü’nün bir ay süreyle eşinin tedavi gördüğü hastaneye, evine ve işyerine yaklaşmaması yönünde uzaklaştırma kararı verdi.
'KADINLIK GURURUNU İNCİTİCİ İDDİALAR'
Mahkeme, E.T.Ü.’nün itiraz dilekçesini reddetti.