Metiner şöyle devam etti:
"Sözlerimi eğip bükmeden hatırlatayım.
AK Parti benim partim.
Reis, uğruna ölecek kadar kendisine bağlı olduğum liderim.
Karşı cenah boşuna heveslenmesin: Kimsenin benim üzerimden AK Parti’nin içine fitne salmasına izin vermem.
Söylediklerimi ‘Erdoğan’a başkaldırı’ veya ‘Erdoğan’a darbe’ diye takdim eden o fitnecilere daha kaç kez söyleyeceğim: Erdoğan yaşadığı sürece onun yanındayım. Herkes bırakıp gitse bile onu bırakacak namertlerden olmam. Zira Erdoğan benim için herhangi biri değildir. Reis’in gönül dünyamdaki yeri farklıdır. Benim Reis’e sadakatimi sorgulayanların alnını karışlarım.
Yeni bir Türkiye inşa eden devrimci partimle bir sorunum yok.
Benim dediklerim partimizin yararınadır.
O yüzden söylediklerimin harfi harfine arkasındayım.
Partimin güçlü olması için hem fikir imal ederim hem de gece gündüz demeden bir nefer gibi çalışırım.
O yüzden hadsizliğe gerek yok.
Herkes şunu bilsin: Ben AKP’li değil AK Partiliyim. Ve sonuna kadar da Reisçiyim. Hatta öyle ki Reis’ten dolayı AK Partiliyim.
Eski-yeni bahsinde söylediklerimi bir bütün olarak okumadan yargısız infazda bulunan AKP’liler bilsinler ki bizi Reis’ten ve partimizden uzaklaştırmak için giriştikleri ayak oyunları bize sökmez.
Biz ne küseriz, ne de Reis’i bırakır bir yere gideriz.
Eski-yeni bahsinde dediklerim gayet açık.
Ben 2001 yılında yani eski Türkiye koşullarında kurulmuş AK Parti’nin artık değişen yeni Türkiye sosyolojisine uygun bir biçimde yeniden kurulması gerektiğini söylüyorum.
Siyaset sosyoloji üzerine yapılır.
AK Parti’nin üzerine oturduğu sosyoloji değişti.
Türkiye’de sistem değişikliğiyle birlikte her şey değişti.
AK Parti yeni sisteme kendini uyarlamazsa, yani başka bir deyişle eski teşkilat anlayışında ısrar ederse sonunu hazırlar.
Yeni sosyolojiye ve yeni hükümet sistemine uygun yeni bir AK Parti önerisi, AK Parti dışında bir arayışa işaret etmez. Benim önerdiğim şey; yeni bir zihniyet, yeni bir siyaset tarzı ve yeni bir teşkilatlanma modelidir.
Bizim her dönemin adamlarına veya her partiye gidebilecek adamlara değil, dava şuuruna sahip sadık ve ehliyetli adamlara ihtiyacımız var.
Ben ’AK Parti ömrünü tamamladı’ demedim. Ben partime nasıl kefen biçebilirim ya! Dediğim şu: Eski AK Parti anlayışı ömrünü tamamladı. Bu ikisinin birbirinden farklı olduğunu anlamayanlara söyleyecek sözüm yok.
Reis’in de sıklıkla kullandığı o bilge adamın dediğini diyorum: ‘Eski hal muhal ya yeni hal ya izmihlal!’
Partiyi güçten düşürenler kendilerine tuttuğum aynadan rahatsızlık duyuyorlarsa bu onların sorunu. Ama biz partimizi daha güçlü kılacak önerilerimizi de eleştirilerimizi de getirmeye devam edeceğiz.
Çünkü bizim başkaları gibi AK Parti’den gayrı arayışımız yok. Başka partilerle işimiz yok bizim.
Bir koltuk uğruna başka partilere gidebilecek insanların samimiyetimizi sorgulamaları ne acıdır, ne yaman çelişkidir Allah’ım."