“YPG/DSG, Amerikalılardan destek bekliyordu ama ABD onları yalnız bıraktı. Şimdi de söz konusu Kobani olabilir. Kobani, IŞİD’e karşı mücadele konusunda büyük deneyime sahip, IŞİD’e karşı savaşta çok zor dönemde geçti. ABD, Türkiye’nin eylemlerine karşı koyacak, özellikle de Türkiye’nin bu bölgede hava kuvvetlerinden yararlanmasına engel olmaya çalışacak. Mesele şu ki ABD bu bölgelere ilgi duyuyor. Onlar Suriye’den çıkma niyetinde değil. Sadece gidişin imitasyonunu yapıyorlar ve bununla bölgeye İngiliz ve Fransızları çekiyorlar”.
ABD’nin Suriye’deki Kürt oluşumlara desteğini sürdüreceğini ve Türkiye’nin geniş kapsamlı operasyonunu durdurmaya çalışacağını dile getiren Rus uzman, ancak ABD’nin TSK’nın nokta vuruşlarına engel olamayacağını kaydederek, “Bunun sonucu DSG, güçlerini Deyr ez-Zor’dan çekebilir. ABD, Türkiye’yle ilişkileri tamamen bozmak istemiyor, onsuz da iyi olmaktan çok uzakta. Ama aynı zamanda YPG/DSG’yi de bırakmak istemiyorlar. Çünkü bu, ABD’nin bölgede desteksiz kalacağı ve Suriye’deki etkisini kaybedeceği anlamına gelir” yorumda bulundu.
Türkiye’nin de mevcut şartlarda geniş kapsamlı operasyon başlatacağını düşünmediğini söyleyen Yevseyev, “Topçu saldırılar, özel timlerin bu bölgeye operasyonları olabilir, çünkü bu bölgeden tehdit devam ediyor” dedi.
Operasyon olsa da tüm sınır boyunca olmayacağını, çünkü sınırın çok uzun olduğunu kaydeden uzman, sözlerini şöyle sürdürdü: “Örneğin Afrin operasyonuna yaklaşık 100 bin asker katılmıştı. Fırat’ın doğusuna gelince çok daha büyük orduya ihtiyaç olacak. Bu yüzden güçlendirilmiş nokta vuruşları daha muhtemel. Sorunlar, askeri yöntemlerden yararlanarak ama geniş kapsamlı operasyona başvurmayarak noktasal olarak çözümlenebilir”.
Yevseyev, “Türkiye, en az 15, en iyisi de 30 km derinlikte güvenlik bölgesini oluşturma konusunda da ABD’den tavizler talep edecek, bunu ültimatomlar şeklinde yapması da ihtimal dahilinde” diye ekledi.