Rus senatör: Johnson'un başbakanlığında İngiltere 'fırtınalara' ve 'depremlere' maruz kalacak

Rus parlamentosunun üst kanadı Federasyon Konseyi’nde Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Kosaçev, Boris Johnson’un Muhafazakar Parti liderliğine seçilerek yeni İngiltere başbakanı olmasını Facebook’taki hesabından yaptığı bir paylaşımla yorumladı. Johnson’un dış işlerdeki ölçüsüzlüğünün dışişleri bakanı görevinde olduğu dönemde tam boyutlarıyla ortaya çıktığını belirten Kosaçev, kendisinin başbakan koltuğuna oturmasının İngiltere’nin politikasının 'fırtınalara' ve 'depremlere' maruz kalacağı anlamına geldiğini kaydetti.

Yeni dönemde Rusya ve İngiltere arasındaki ilişkiler konusunda da tahminde bulunan Kosaçev, ikili ilişkileri ‘Johnson ve emrindekilerinin zaten uzun süredir sokmuş olduğu ‘mezarlık kasveti’ beklediğini’ ifade etti.

'JOHNSON’UN BAŞBAKANLIĞINDA İNGİLTERE’NİN AB’DEN AYRILMASI KAÇINILMAZ'

Johnson’un yeni görevi ile ilgili bir yorum da Rus senatör Aleksey Puşkov’dan geldi.

Puşkov, Twitter’dan yaptığı paylaşımda Boris Johnson’un başbakanlık döneminde İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden (AB) ayrılmasının kaçınılmaz olduğunu ve bununla birlikte ülkedeki iç istikrarsızlığın artacağını öngördü.

Puşkov, “İngiltere’nin yeni başbakanı B. Johnson olacak. Bu neredeyse kesin olarak ülkenin AB’den kısa sürede ayrılacağı anlamına geliyor. Johnson döneminde AB ile ayrılık kaçınılmaz. Bununla birlikte (halkın) yaklaşık yüzde 50’sinin Brexit’e karşı olan İngiltere’de iç istikrarsızlık artacak. Ülkenin dış politikasındaki rotasındaysa küçük değişiklikler olabilir” ifadelerini paylaştı.

'RUSYA İLE İLİŞKİLERDE NİTELİKSEL DEĞİŞİKLİKLER BEKLENMEMELİ'

Rusya Parlamentosu'nun alt kanadı Duma'nın Uluslararası İlişkiler Komitesi Başkanı Leonid Slutskiy, Johnson’un yeni başbakanlık görevi ile ilgili yorumunda İngiltere ve Rusya arasındaki ilişkilerde bir parça yapıcılık olasılığını dışlamasa da niteliksel değişikliklerin beklenemeyeceğini belirtti.

Yeni başbakanın göreve gelmesiyle iki ülke için de ‘hassas olan konularda bir parça yapıcılığın gelebileceğinin inkâr edilmemesi gerektiğine’ dikkat çeken Slutskiy, ‘Johnson vekabinesinin ne kadar yapıcı olacağını zamanın göstereceğini’ kaydetti.

Slutskiy, “Johnson bize karşı her zaman eleştirel bir tutum sergiledi. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda kendisi ile görüşmüştüm. Kesinlikle düşünen bir insan izlenimi bırakıyor. Bugün İngiliz kodamanlarına yakın bir isim. Bu kişiler ‘yakalılardan’ biraz bıkmış durumda, saçları dağınık, bisiklete binen, kendilerine yakın bir dilde konuşan veBrexit konusunda kendisine has oldukça sert ve hiçbir şekilde toleranslı olmayan bir tutum sergileyen bir insana ihtiyaç duyuyorlar” ifadelerini kullandı.

'JOHNSON’DAN DÜNYADAKİ DURUMU İYİLEŞTİRMEYE YÖNELİK CİDDİ ADIMLAR BEKLENMEMELİ'

Johnson’un yeni başbakanlık görevi ile ilgili bir yorum da Duma'nın Uluslararası İlişkiler Komitesi Başkan Yardımcısı Dmitriy Novikov’dan geldi.

Rus vekil, Muhafazakar Parti liderliğine seçilen Boris Johnson’un başbakanlık koltuğuna oturmasıyla İngiltere’den dünya arenasındaki durumun iyileşmesine katkıda bulunacak ciddi adımların beklenemeyeceğini, ayrıca Johnson’un Rusya’ya yönelik yaptırımların kaldırılmasından yana olacağı konusunda umut beslenmemesi gerektiğini ifade etti.

Sputnik’e konuşan Novikov, “Johnson bağımsız bir politikacı değil. Johnson’un Avrupa ve Avro Atlantik politikasının bir takım klişelerini aşabilecek kabiliyette olması beklenmemeli. Rusya’ya yönelik yaptırımların kaldırılmasından yana olacağını düşünmüyorum, ayrıca kendisinin göreve gelmesi genel olarak İngiltere’nin dünya arenasındaki karmaşık durumun iyileşmesine katkıda bulunacak ciddi adımlar atacağı anlamına gelmez” ifadelerini kullandı.

'RUSYA-İNGİLTERE İLİŞKİLERİ JOHNSON’UN ATANMASINDAN FAYDA GÖRMEZ'

Rus parlamentosunun üst kanadı Federasyon Konseyi’nin uluslararası ilişkiler komitesi üyesi Oleg Morozov ise Boris Johnson’un başbakanlık görevine gelmesinin Rusya veİngiltere arasındaki ilişkilere fayda getirmeyeceğini belirterek, Johnson’u ‘Skripal dosyasının’ mimarı olarak tanımladı.

Rus senatör, "İngiliz-Rus ilişkilerinin bundan fayda göreceğini düşünmüyorum. Johnson aslında ‘Skripal dosyasının’ mimarıydı ve kamusal Rusofobi’si olan bir kişi" diye konuştu.

Ancak başbakanlık koltuğunun çok esneklik ve dikkat gerektirdiğine dikkat çeken Morozov, “Belki de görevi, fobilerinden ya da en azından onları kamusal alanda dışarıya vurmasından çare olabilir” dedi ve şöyle devam etti:

Johnson’un Avrupa için de bir hediye olmadığını söyleyen Morozov, kendisinin ‘Avrupalı ortaklarına yönelik sert politikadan yana olduğunu, fakat Washington’la ilişkilerde oldukça rahat hissettiğini’ vurguladı.