Savcılıktan çıkışında açıklama yapan Rackete, Avrupa Birliği’ne bu konuya eğilmesi çağrısında bulunarak, "12 Haziran’daki kurtarma operasyonumuza dair detayları açıklama fırsatı bulduğum için mutluyum. Avrupa Komisyonunun ve seçimlerden sonra oluşan yeni (Avrupa) parlamentonun, bu tür durumları önlemek ve sivil gemiler tarafından kurtarılan bu insanları, diğer tüm ülkelerin kabul etmesi için olabilecek en iyi çözümü bulmalarını umuyorum." ifadelerini kullandı.
'SALVİNİ HAKKINDA HİÇBİR ŞEY DÜŞÜNMÜYORUM'
Gazetecilerin, kendisi hakkında sert çıkışlarda bulunan aşırı sağcı politikacı Başbakan Yardımcısı ve İçişleri Bakanı Matteo Salvini hakkında ne düşündüğü sorusuna Rackete, "Ne düşünüyorum? Hiçbir şey." yanıtını verdi.
'İSTERSE ALMANYA'YA DÖNEBİLİR'
Rackete’nin avukatı Alessandro Gamberini de Alman kaptanın şu an serbest olduğunu belirterek, "Hakkında herhangi bir verilmiş tutuklama kararı yok. İsterse Almanya’ya dönebilir." dedi.
Avukat Gamberini, müvekkilinin kurtardığı göçmenleri en yakın güvenli liman olan Lampedusa’ya götürdüğünü ve kendi ifadesinde de bu işte Avrupa’nın sorumluluğuna dikkati çektiğini söyledi.
Gamberini, Avrupa’nın bu sınırında bir dayanışma görmek ve bu kurtarma operasyonlarına dikkatle yaklaşılmasını istediklerini ancak bunun şu ana kadar mümkün olmadığını ifade etti ve "Bu işi gönüllülere devretmek utanç, bu işi suç saymak daha büyük utanç." diye konuştu.
Öte yandan Agrigento Savcılığı, sivil toplum kuruluşu Sea Watch hakkında da yasa dışı düzensiz göçü teşvik etme suçlamasıyla soruşturma başlattı.
KAPTAN RACKETE OLAYI
Alman sivil toplum kuruluşu Sea Watch, 12 Haziran'da Akdeniz'de 53 göçmeni kurtararak kendisine ait Hollanda bayraklı ve Alman Carola Rackete'nin kaptanlığını yaptığı Sea Watch 3 gemisine almıştı.
İtalya İçişleri Bakanı Salvini, yeni yasa gereği sadece kadın, çocuk ve hasta olan 10, daha sonra da 2 göçmenin karaya çıkmasına müsaade etmişti. Gemide kalan 41 göçmen, kaptan Rackete'nin, engellemelere rağmen gemiyi limana yanaştırmasıyla 17 gün sonra (29 Haziran) karaya çıkmıştı.
Bu arada Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de Sea Watch'un İtalya hükümetine karşı suçlamalarını kabul etmeyerek, Alman sivil toplum kuruluşunun Akdeniz'de kurtardığı göçmenleri, en yakınındaki ülke olması bakımından Tunus'a götürmesi gerektiğini savunmuştu.
Avrupa'daki farklı ülkelere dağıtılacağı söylenen göçmenler, halen Lampedusa Adası'nda bekletilirken, gemi kaptanı Rackete, önce ev hapsine alınmış, 2 Temmuz'da ön soruşturma hakiminin kararıyla serbest bırakılmıştı.
Ön soruşturma hakimi, savcılık tarafından, Akdeniz'de kurtardığı göçmenleri İtalya'ya getirmek ve Lampedusa Adası'ndaki limana giriş sırasında Sahil Güvenlik botunun engellemelerine karşı gelerek askerlerin hayatını riske atmakla suçlanan Rackete'nin tutuklanması için yeterli gerekçe olmadığına kanaat getirmiş ve Alman kaptanın "göçmenlerin hayatını kurtarmak için yapılması gerekeni yaptığını" savunmuştu.
İtalyan hükümetinin çıkardığı yasa gereği 2 ila 10 yıl hapis ve 50 bin avro para cezası alma riski bulunan gemi kaptanı Rackete'nin serbest kalması için Almanya ve Fransa hükümetleri de İtalya hükümetini eleştiren açıklamalar yapmıştı.