‘TÜRKİYE, İRAN’LA ENERJİ TİCARETİNDE YAPTIRIMLARDAN MUAF OLMAK İÇİN ÇABA GÖSTERİYOR’
Farazmand “Türkiye dost ve bağımsız bir ülke olarak, İran’ın adil olmayan yaptırımlarla hedef alınmasını kabul etmediğini ve komşu bir ülkeye yönelik yaptırım uygulayan mekanizmanın bir parçası olmak istemediğini sürekli dile getirmiştir. Amerika’nın nükleer anlaşmadan ayrıldıktan sonra giriştiği yasadışı yaptırımlar, sadece İran halkını değil, İran ile normal ticari ilişkilere sahip olmak isteyen tüm bağımsız ülkeleri ve milletleri de olumsuz etkilemektedir. Enerji ihtiyacının önemli bir bölümünü İran’dan temin eden Türkiye, bariz bir şekilde, İran aleyhindeki yaptırımlardan etkilenmektedir. Biz, Türkiye Devleti’nin, İran ile enerji ticareti ve alınmında, yaptırımlardan muafiyetinin uzatılması için azami çaba gösterdiğine tanığız” diye konuştu.
‘İRAN’LA TÜRKİYE’NİN İŞBİRLİĞİ ÜÇÜNCÜ ÜLKELERİN ETKİSİNDE KALMADAN SÜRECEK’
‘AMERİKA’NIN BASKILARI, ÖZEL SEKTÖRÜ DİKKATLİ DAVRANMAYA İTİYOR’
Türkiye'nin 2017 yılında petrol ithalatının yüzde 44’ünü karşıladığı İran’dan ayda ortalama 1 milyon ton ham petrol tedarik ettiğinin hatırlatılması üzerine Büyükelçi Farazmand “İran ve Türkiye, iki ülke halkının çıkarlarının korunması doğrultusunda, yaptırımların zararını en aza indirgemek için çalışmalar yürütmektedir. Tabiidir ki Amerika’nın baskıları ve dayatmaları karşısında, özel sektör, bilhassa özel sektörde enerji alanında faaliyet gösterenler, ayrıca bankalar ihtiyatlı hareket etmek zorunda kalmaktadır. Ancak önemli olan devletlerin kendi ülkeleri ve vatandaşlarının menfaatlerini savunurken, özel sektörün de en az zarar görmesini sağlayacak şekilde çalışıp çabalaması ve büyük güçlerin tek taraflı yaptırımlarının gözü kapalı uygulayıcısı olmak istememeleridir” diye konuştu.
‘ASTANA ÜLKELERİ SURİYE’DE ÇATIŞMALARIN AZALTILMASINDA ÖNEMLİ BAŞARILAR ELDE ETTİ, SONRAKİ ZİRVE İSTANBUL’DA OLACAK’
‘İRAN VE TÜRKİYE İLİŞKİLERİN GELİŞTİRİLMESİNDE ENGEL TANIMIYOR’
İran ve Türkiye’nin iç içe geçmiş çok yakın ilişkilere sahip olduğunu hatırlatan Büyükelçi “Siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel tüm alanlarda önemli, köklü ilişkilerimiz var. Bu ilişkiler sadece resmi düzeyde değil, halk ve toplumsal düzeyde de güçlü desteğe sahip. Her iki ülkede en iyi ilişkilere sahip olma arzusu, tüm devlet adamları, siyasi parti ve grupların siyasi görüş birliğine dönüşmüş vaziyettedir. Biz ilişkilerin tüm alanlarda geliştirilmesi önünde herhangi bir sınır, engel tanımıyoruz. Belirlenen hedefler mevcut olanın çok daha ötesindedir” diye ekledi.