Sajjadpour, iki ülke arasındaki gerginliğin bir savaşa dönüşecek bir kriz düzeyinde olmadığını, ABD’nin İran’ın ‘kırmızı çizgilerini’ bildiğini ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin Washington’ın bu çizgileri net bir şekilde bilmesini sağladığını ifade etti.
Washington’ın baskılarına karşı koymak için Tahran’ın kimle işbirliği yapabileceği yönündeki soruyu yanıtlayan Sajjadpour, bu yaptırımların Rusya ve Çin’e karşı da olduğunu belirtti. Sajjadpour “ABD’nin yaptırımları sadece İran değil, ayrıca Rusya ve Çin gibi bölgesel ve küresel politikada ABD’den ayrılan ülkelere de karşı, bu önemli bir konu” dedi.
‘HALKIMIZ EN ZORLU TEHDİTLERİN ÜSTESİNDEN GELECEKTİR’
Yaptırımların devam etmesinin İran için ekonomik bir tehdit olduğunu belirten Sajjadpour, “Yaptırımlar aslında sıradan halka yönelik. Ancak tarihsel deneyimimiz halkımızın en zorlu tehditlerin üstesinden geleceğini gösteriyor” dedi.
‘DÜNYA, ABD’NİN KURDUĞU DÜZENE DİRENİYOR’
Sajjadpour “Yaptırımlarla nasıl mücadele edilebilir? ABD’nin baskısına karşı koymada ortak finansal mekanizmalar nasıl bir rol oynar?” sorularına da şu yanıtı verdi:
“ABD son 10 yılda uluslararası finansal sistem üzerinde hakimiyet kurmak üzere hareket etti. Doları bir silaha dönüştürüp askeri bir araç gibi kullandılar. Dünyada ise bu düzene karşı koyulması gerektiğine dair bir anlayış mevcut. Farklı mekanizmalar oluşturma süreci başlatıldı. Sözgelimi Rusya ve İran yerli para birimleri ile çalışma konusunda anlaştı. Bu tür mekanizmalar işe yarayabilir. ABD’nin kurduğu sistem, uluslararası toplumun direnci ile karşı karşıya”.