Günün olur olmaz saatlerinde çalan telefondan hat satmaya çalışan bir operatör bayii veya sürekli SMS atan oto tamir atölyesi… Gelişen zamanlar ve teknolojilerle birlikte firmaların kişisel veri ihlalleri de arttı. Artan ihlaller karşısında kullanıcı perakende dünyasına karşı bir tepki geliştirdi.
KPMG Türkiye Tüketici Ürünleri ve Perakende Sektör lideri Emrah Akın, Yeni Şeyler Rehberi programında kullanıcıların kişisel bilgilerini perakendeciye kaptırmaktan çok çekindiğini dile getirdi.
Katılımcıların yüzde 45’i, online perakende firmalarından, kişisel bilgilerini saklamalarını ve başkalarıyla paylaşmamalarını beklediğini söyledi. Yine katılımcıların yüzde 34’ü, kişisel bilgilerinin saklanması ve üçüncü partilerle paylaşılması konusunda kontrol kendilerinde olduğu sürece, kişiselleştirilmiş alışveriş konusunda herhangi bir endişeleri bulunmadığını kaydetti. Araştırmaya göre tüketiciler en fazla (yüzde 48) perakende firmaları tarafından coğrafi konumlarının takip edilmesinden rahatsız.
‘ŞEFFAFLIK ÖNEMLİ’
Emrah Akın, “Perakendeciler, müşteri güvenini kaybetmemek için kişisel verilerin korunması ve kullanılması konularında son derece şeffaf olmalı. Bu noktada müşterilere, kişisel verileri üzerinde kapsamlı bir kontrol yetkisi tanınmalı” diye konuştu.
Müşteri ihtiyaçları ve beklentilerinin firmaların dijital dönüşümlerine yön verdiğini kaydeden Akın, "Teknolojinin gelişmesiyle birlikte tüketicilerin dijital ürün ve hizmetlerin nasıl sunulduğuna ilişkin beklentileri de yükseliyor. Güvenlik de müşterilerin dijital deneyimlerinin önemli bir parçası" dedi.
Araştırmaya göre tüketicilerle bilgi güvenliği şefleri arasında siber güvenlik konusunda farklı görüşler mevcut. Müşterilerin yüzde 42'sinin önceliği olası bir siber saldırı sonrasında tüm kayıplarının karşılanması. Güvenlik şeflerinin önceliği ise, siber saldırıdan etkilenen tüm taraflardan özür dilenmesi (yüzde 47) ve bilgi güvenliği ekibine direkt bir iletişim hattı kurulması (yüzde 47). Siber saldırı mağduru müşterilerin kayıplarının karşılanması güvenlik şeflerinin sadece yüzde 42'sinin önceliği. Araştırmaya göre tüketicilerin kişisel bilgilerinin gizliliği açısından en riskli bulduğu teknolojilerin başında aplikasyonları (yüzde 78) ve Wi-Fi (yüzde 74) geliyor. Bunların nesnelerin interneti (yüzde 69), bulut (yüzde 67) ve otomobiller (yüzde 56) takip ediyor. Katılımcıların yüzde 75'i mobil cihazlar ve uygulamalar tarafından toplanan kişisel verilerinin çalınacağından ya da kötüye kullanılacağından endişeli.
BULUTA GÜVENMİYORLAR
Katılımcıların yarıya yakını (yüzde 48) finans kuruluşlarının, bankacılık için kullanılan mobil cihazların güvenliği konusunda tam ya da eşit sorumluluğa sahip olması gerektiğini düşünüyor. Tüketicilerin yüzde 56'sı, otomobillerinin hacklenmesinden endişe duyduğunu söylüyor. Yüzde 73'ü gelecek 5 yıl içerisinde araçlarının hacklenmesinden korkuyor. Araştırma müşterilerin, araçların siber güvenliği konusunda üreticilerden beklenti içerisinde olduklarını gösteriyor.
KPMG Türkiye’den Tüketici Ürünleri ve Perakende Sektör lideri Akın, günümüzde siber tehditlerin nitelik ve nicelik açısından çok hızlı büyüdüğünü, buna karşın firmaların artan veri güvenliği standartlarını karşılamakta yeterince hızlı davranamadığını vurguladı. Akın, “Siber güvenlik artık basit bir IT ya da risk fonksiyonu olarak görülmemeli. Aynı zamanda şirketlerin büyümesi anlamında da bir fırsat. Bu alanda yatırım yapan firmalar daha çok müşterinin güvenini kazanabilir” dedi.