Hürriyet'ten Mesut Hasan Benli'nin haberine göre, evine ne olduğunu anlamaya çalışan kadın, kocası İ.E.’nin yazdığı, “Borcum vardı haciz memurları geldi aldı eşyaları. Ben de terk ettim buraları, sen de annenin evine git. Benden sana hiçbir fayda gelmez. Dilekçeni ver” notunu gördü. Genç kadın yaptığı araştırmalar sonucu eşinin çalıştığı iş yerinden ayrıldıktan sonra aynı gün evdeki tüm eşyaları, düğünde takılan ziynet eşyalarını, ev satın almak için bankada biriktirdikleri 25 bin TL’yi alarak sevgilisi Ş.E. ile ortadan kaybolduğunu öğrendi.
M.E., eşinin elektrik, su ve doğalgaz aboneliklerini aynı gün kapattığını, ev sahibine ödediği depozitoyu da, “Memlekete taşınıyoruz” diyerek aldığını belirledi. M.E., avukatı Can Ekici aracılığıyla, Bakırköy 1. Aile Mahkemesine başvurarak, maddi ve manevi tazminat ile kocası tarafından alınan ziynet eşyasının değerinin kendisine ödenmesini talep etti.
SEVGİLİSİNDEN ÇOCUK YAPTI
Mahkeme nüfus kayıtları üzerinden yaptığı incelemede, koca İ.E.’nin sevgilisinden bir çocuk sahibi olduğunu tespit etti. Mahkeme koca İ.E.’nin evine ve ailesine bakmaması, evin faturaların ödenmemesi ve aldatma nedeniyle evliliklerinin temelinden sarsıldığı gerekçesiyle çiftin boşanmasına karar verdi. Ayrıca, dava tarihinden itibaren koca İ.E.’nin eşine 350 TL nafaka ile 20 bin TL maddi ve 20 bin TL manevi tazminat ve ziynet eşyaları için de 31 bin TL ödemesine hükmetti.
Karar yapılan itiraz üzerine dosya İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin taşındı. İstinaf mahkemesi, maddi ve manevi tazminat ve ziynet eşyalarına ilişkin yerel mahkeme kararının doğru olduğuna karar verirken, yoksulluk nafakasına ilişkin olarak sürpriz bir karara imza attı.
İstinaf Mahkemesi, geçen hafta taraflara gönderilen gerekçeli kararında kadına sadece 2 yıl boyunca yoksulluk nafakasına karar verilmesi gerektiğini belirterek, özetle şu değerlendirmeyi yaptı:
“Kadının boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği sabittir. TMK’nın 169. Madde çerçevesinde tedbir nafakası verilmesi doğru olduğu gibi, yoksuluk nafakasına da karar verilmesi doğrudur. Ancak tarafların yaşları, fiili evlilik süresinin az olduğu gözetildiğinde yoksulluk nafakasının süresiz olarak hüküm altına alınması doğru bulunmamıştır. Kadın yararına aylık 350 TL’den 2 yıllık toplam 8 bin 400 TL toplu yoksulluk nafakasının erkekten tahsili ile kadına verilmesine, karar vermek gerekmiştir.”
“Bölge adliye mahkemesi’nin söz konusu kararı, henüz süresiz nafaka konusunda yasal bir düzenleme yapılmamış olması da gözetildiğinde son derece hatalıdır. Burada istinaf mahkemesinin nafaka süresini evlilik süresine göre belirlemiş olması da oldukça dikkat çekicidir. Bu karar kısa sürede nafaka konusunda yeni bir düzenleme getirileceğinin de habercisidir.”