Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin, Fetullah Gülen, eski savcı Zekeriya Öz, gazeteciler, jandarma ve eski emniyet görevlileri ile ana dava hükümlülerinin de aralarında bulunduğu 4'ü tutuklu, 14'ü firari 85 sanığın yargılanması sürüyor.
Duruşmada, 12 yıllık dava sürecinde birçok kez tanık olarak dinlenilmesi talep edilen ve mahkeme heyetinin bir önceki celse tanıklığına başvurulmasına karar verdiği, Dink cinayeti döneminde İstanbul Valisi olarak görev yapan eski İçişleri Bakanı Muammer Güler, ilk kez tanık olarak dinlenildi.
'KORUMA TALEBİ OLSAYDI GEREKENİ YAPARDIK'
Kendilerine ne emniyet birimlerinden ne de Hrant Dink tarafından koruma talebinde bulunulmadığını belirterek "Olsaydı gerekeni yapardık" dedi.
Bu yöndeki sorulara yanıt veren Güler, "Ölümünden bir hafta önce Agos gazetesinde başlattığı bir yazı dizisi var. 2 yıl 10 ay 25 gün öncesinde, vali yardımcısının odasında yapılan bir görüşmeden bahsediliyor ve maalesef kamuoyunda, ölümünden bir hafta önce sanki çağrılmış, görüşülmüş gibi bir algı yaratılıyor. Sabiha Gökçen ile ilgili, hassasiyetin paylaşılması ve yazdığı yazının (Gökçen'in Ermeni olduğu iddiasını içeren yazı) kaynağının sorulmasına yönelik bir toplantıdır. Toplantıyı yapan kişi de azınlıklardan sorumlu vali yardımcısıdır. Orada tehdit ve baskı söz konusu olmamıştır. Kendisinin de baskı gördüğüne dair herhangi bir müracaatı olmamıştır. Olayı bu açıdan görüyorum" diye konuştu.
MİT YANIT VERMEMİŞTİ
Salı günü başlayan ve perşembe günü sona erecek olan duruşmaların dünkü kısmında Trabzon Terörle Mücadele Şubesi’nde görevli tanık Mustafa Kuletaş ve o dönem Trabzon’da üniversite öğrencisi olan Muhammet Kırmacı dinlendi. Adem Sağlam ve Emre Altuntaş ise mazeretli oldukları gerekçesiyle ifade vermedi.
Güler ifade verirken, MİT ise tanık olarak dinlenilmesine karar verilen personelin ‘görevde olup olmadıklarının bildirilmesi ve tanıklık için gerekli işlemlerin yapılması için’ yazılan yazıya cevap vermemişti.