ABD’nin nükleer anlaşmadan çekilmesinin ülkeler arasındaki ilişkiler ile bölge güvenliği üzerinde olumsuz etki oluşturma dışında bir neticesi olmadığını savunan Ruhani, "İran yaptırımların uygulanması ve baskıların dayatılmasıyla kesinlikle dibe vurmamıştır. ABD haksız yaptırımlarla ekonomik terörizm doğrultusunda hareket ediyor. İnsanların ilaç ve gıdaya erişiminin önünü kapatanlarla mücadele edilmesi gerektiğini düşünüyoruz" dedi.
Nükleer anlaşmanın İran ile AB ülkeleri arasındaki ilişkiler ile bölgenin güvenlik ve barışına katkıda bulunduğunu ifade eden Ruhani, bu anlaşmanın korunması için daha fazla çaba gösterilmesi ve ciddi pratik adımlar atılması gerektiğini dile getirdi.
Anlaşmanın bölgedeki istikrar ve güvenliğe olumlu etki yaptığını ve bunun 12 yıllık çabalar ile müzakerelerin sonucunda ortaya çıktığını söyleyen Ruhani, "ABD anlaşmadan çıkmakla 7 müzakereci ülke ile BMGK’nın anlaşmasını ayaklar altına aldı ve bölgede terörist eylemler gerçekleştirdi ancak ne yazık ki AB tarafından ABD’ye karşı uygun ve sorumluluk duygusuyla atılmış bir adım görmedik" değerlendirmesinde bulundu.
"Bugün bizim, sizin, tüm ülkelerin ve bölgenin çıkarına hizmet edecek kararlar almalı ve bunları uygulamalıyız. İran, ABD’nin çıkmasıyla nükleer anlaşmanın 36. maddesine göre buna karşılık verme hakkına sahip olmasına rağmen 1 yıl sabretti. AB ülkelerinden ABD’nin İran’a karşı uyguladığı ekonomik terörizme itiraz etmesini ve buna direnmesini bekliyoruz. AB ülkeleri, nükleer anlaşmadaki taahhütlerine uymalıdır."
Bölgenin sorunlarına uygun çözüm yöntemleri için gerginliklerin tespit edilmesinin önemine değinen Ruhani, "Ülkemizi her şart altında yönetebilmek için planlarımızı hazırladık ancak anlaşmayı kurtarmak için hala fırsat var" diye konuştu.
Ruhani ayrıca, İran'ın nükleer silah peşinde olduğu yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını, ülke lideri Ali Hamaney'in de bunun haram olduğu yönünde fetva verdiğini hatırlattı.
Almanya Dışişleri Bakanı Maas da AB ülkeleri ve Almanya olarak bölgedeki gerginliği azaltmanın arayışında olduklarını dile getirdi.
Maas, bölgedeki tansiyonun düşürülmesi için hiçbir çabadan geri kalmayacaklarını belirterek, "İran'a karşı yürütülen politikalara ilişkin Almanya ile ABD arasında birçok görüş ayrılığı var. Almanya, Fransa ve İngiltere başta olmak üzere AB ülkeleri İran ile nükleer anlaşmanın korunması ve taahhütlerin yerine getirilmesi için gayret ediyor" ifadelerini kullandı.