Karadeniz ziyaretlerinde yaşananlara ilişkin de değerlendirmelerde bulunan İmamoğlu, "Trabzon'da, Giresun'da, Ordu'da binlerce insana hizmet ettim. Sadece bayramlaşma dediğimiz bir buluşmada böylesi bir kalabalığın yaşanmadığı bir olayı yaşamak gurur verici bir şey, muazzam bir duygu. Ben bütün Karadenizli hemşehrilerime teşekkür ediyorum" dedi.
'NE OLUP BİTTİĞİNDEN HABERDAR DEĞİLDİM'
İmamoğlu, Ordu Havalimanı'nda VIP salonuna alınmamasıyla ilgili şunları söyledi:
Olay bir VIP meselesine dökülerek, daha önce yüzbinlerce insanla miting yaptığımız anda aynı gün utanılacak bir saldırının yapılması gibi burada da aynı tavır yaratıldı.
Ben Trabzon'a indiğim andan itibaren VİP kapısında karşılandık. Kalabalık bir insanla Trabzon'a giriş yaptık. Bizim Trabzon'a girişimizde bir kolaylaştırma oldu. Aynı düşünce Ordu için de düşünüldü.
Ben orada Seyit Torun'a rica ediyorum orada. Psikolojim ortada. Her şekliyle yaklaşımım ortada. Benim gerçek yüzüm ortada. Buradan pirim çıkartmak, başka ifadeler çıkartmak basitlik çabasıdır. Gerektiği ortamda gereken cevabı vereceğim ama ıskalanan başka şeyler var. Onlara özellikle değinmek istiyorum. Ben Sayın Bakan'a bazı uyarılarda bulunmak istiyorum.
Kiralanan uçakla ilgili, biz kimseden uçak tahsis almış değiliz. Ayıptır, günahtır. Firma açıklama yaptı. Bizim de her türlü belgemiz vardır. Devletin imkanları ile propaganda yapma, hepizimin vergileri ile propaganda yapma konusunda bir açıklaması olacak mı? VİP meselesini konuşan, sözüm ona ahlak cümleleri kuran Bakan, apronu nasıl görmezler.
Kritik olan,bizim kiraladığımız özel uçakla ilgili yalan konuşulması değil. Benim 3 çocuğum ve eşimle ilgili yapmış olduğum tatilin, nereye gittiğime ilişkin takibe çalışan Sayın İçişleri Bakanı'nı kınıyorum. Benim özel alanımı hiçkimse deşifre etme hakkına sahip değildir. Uçak bizi Dalaman'a bırakmıştır. Bu sabaha karşı Sabiha Gökçen'e iniş yaptım. O fotoğrafları zaten göstermek istemiyorum. Birilerinin bizi tehdit edecek sözlerle ifadeler kullanmasını... Sayın Bakan açıklamalarıyla nereye varmak istemektedir? Sayın Bakan'ın bu süreçte yarattığı ve yaşattığı iftiralar ve yalanlar, terör örgütü ile yanyana anma isteği... Kim yalan ve iftira atıyorsa o insanın önce aynaya bakması lazım. İstanbullu hemşehrilerimiz 23 Haziran'da öyle bir cevap verecektir ki.
'UĞUR DÜNDAR İLE GÖRÜŞMEDİM'
İmamoğlu açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin Uğur Dündar'ın moderatörlük yapmayacağına yönelik açıklamasını hatırlatması üzerine İmamoğlu, "Uğur Dündar ile görüşmem olmadı. Sayın Dündar'ın isminin gündeme düştüğünü öğrendim. Sayın Dündar'ın bu işi en iyi yapabilecek gazeteci olduğunu ifade ettim. Dündar'ın neyi ima ettiğini ben anlamadım. Dündar'ın çekilmesiyle başka bir tespit noktasında görüşmeler devam ediyor. Muhtemelen bu iş yarın neticelenir" dedi.
TEHDİT İÇERİKLİ SOSYAL MEDYA PAYLAŞIMI
İmamoğlu ayrıca, "Ben size bütün durumumu anlattım. Polislere sizin bu konuyla bir alakanız yok dedim. Tam 20 konuşma yaptım o gün. Tuzaktan dolayı bizden özür dileyebilir. Ben polisten gittim helallik istedim" ifadelerini kullandı.