Cumhuriyet gazetesinden Alican Uludağ'ın haberine göre, raporun 'sonuç ve değerlendirme' bölümünde şu tespitler yapıldı:
TSK’daki hücre yapılanması deşifre edilmedi: Örgüt yapılanması ve mensuplarının tamamıyla deşifre edilemediği, kamu görevlisi görünümündeki militanların örgütsel tabirle 'tedbir' adı altında farklı yaşam tarzı ve siyasi görüşlere sahipmiş gibi maskeleme yapmaya çalıştıkları hususları bir arada değerlendirildiğinde bu yapının tamamıyla deşifre edilmesi milli güvenliğimiz açısından hayati önem taşımaktadır.
'FETÖ İLE BAĞI DEVAM EDEN BİNLERCE TSK MENSUBU AKTİF GÖREVDE'
İtirafçılar halen örgütle irtibatlı: Etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanan farklı rütbelerdeki TSK mensuplarının birçoğunun 17-25 Aralık 2013 tarihi sonrasında da sivil mahrem sorumluları ile irtibatlarının devam ettiği anlaşılmaktadır.
'ÖRGÜT DEŞİFRE OLURSA DARBE İHTİMALİ OLMAZ'
TEM, 'FETÖ/PDY askeri mahrem yapılanmasının deşifre edilmesinin, terör örgütüyle mücadelede önemli kazanımları da beraberinde getireceğini' belirterek bu kazanımlar arasında 'Örgüt tarafından düzenlenecek yeni bir darbe eylemi ihtimalinin ortadan kaldırılması' da sıralandı.