Muharrem Sarıkaya, “İttifak mı, Mutabakat mı?" başlığıyla yayımlanan yazısında "AK Parti Kızılcahamam toplantısı dün Ankara kulislerinde en çok dile getirilen konular arasındaydı.
Öncelikle il başkanları ve belediye başkanları seçim sürecinde yaşadıkları tüm olumsuzlukları sergilemişler" ifadesini kullandı.
Sarıkaya şöyle devam etti:
Bazıları da uygulanan genel politika nedeniyle ‘Kendi seçmenimizden oy alamadık’ hayıflanmasında bulunmuş.
Bazılarını toplantıyı yöneten Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş yatıştırmış.
Bazılarını da Ankara İl Başkanı Hakan Han Özcan’a da yaptığı gibi, ‘Başkanım siz elinizden geleni yaptınız 25 ilçenin 22’sini aldınız, başarılısınız kutlarım’ sözümdeki gibi Teşkilat Başkanı Erkan Kandemir teskin etmiş.
Ancak bütününe bakıldığında başkanların sonuç cümleleri aynı olmuş:
‘Türkiye’nin birinci partisi biziz, yaptığımız yanlışları görüp bir daha aynı durumda kalmamalıyız…’
ETEKTEKİ TAŞLAR
Gençliğin kendilerine destek veren medyanın tutumundan yakınmasından tutun da Doğu ve Güneydoğu’daki il başkanları ve seçilen belediye başkanlarının özgüven kazanmış şekilde sıranın en önünde oturmalarına kadar önemli gelişmelere tanıklık edilmiş.
AK Parti’nin ilk kez MKYK üyeleri, bakanlar, il, ilçe ve gençlik kolları başkanları ile beldelere kadar belediye başkanlarını buluşturduğu toplantıdan parti yönetimleri de hoşnuttu.
Herkesin eteğindeki taşı ve beklentilerini, taleplerini döktüğü bir toplantı olmuş.
İŞKUR TYP’YE YENİ DÜZEN…
İçişleri Bakanı’nın uyuşturucu ile mücadelede, Çevre ve Şehircilik Bakanı’nın belediyelerin yatırımlarında %70 üzerindekilere devam etmeleri, %40 altındakinden de vazgeçmeleri çağrısında bulunduğu toplantıda, Cumhurbaşkanı da benzer mesaj vermiş.
Toplantıda il başkanlarının seçimi etkilediğinden yakınıp, şikayetçi olduğu bir konu da İŞKUR’un 6 ile 9 aylık sürelerle geçici işçiler için geliştirdiği, Toplum Yararına Programlar (TYP) olmuş.
Çalışma Bakanı’ndan buna son vermesi istenmiş.
Gerekçe olarak da her 6-9 ayda binlerce kişinin geçici işçi olmak için başvuruda bulunup, sürekli kendilerinden destek istemelerini göstermiş.
Geçici işe yerleştirilmeyenlerin AK Parti’ye tepkisinin arttığına vurgu yapılmış; memurların da geçici işçilerin amirleri gibi davranması nedeniyle işlerin yürümez hale geldiğine işaret edilmiş.
Bakan konuyu ele alıp, TYP’nin kaldırılıp yerine yeni bir sistemin getirilmesi için çalışacakları sözünü vermiş.
İSTANBUL TALİMATI
Parti yöneticilerinden bazıları İstanbul seçiminin iptal edileceğine yönelik umutlarını en yüksek seviyede tutmuş.
Hatta, diğer illerin belediye ve il başkanlarına, ‘Her birinize İstanbul’da bir bölgede görev verebiliriz. Hazırlıklarınızı ona göre yapın’ uyarısında bulunulmuş.
Bazıları ise yakın geçmişten bu yana ileri sürülen iddiaların geldiği noktalara dikkat çekerek, meselenin üzerine daha fazla gidilmemesi, konunun bu haliyle noktalanmasını tavsiye etmiş.
Hatta bazıları akşam sohbetinde, ‘Seçimin yenilenmesini doğru bulmuyorum, yenilenmesi halinde nasıl bir sonuçla karşılaşacağımızı öngörüyor musunuz?’ sorusunu yöneltenlere de rastlanmış.
Şu kadarını söylemeliyim ki AK Parti İstanbul seçimi konusunda iki farklı görüşe sahip.
Ama hemen hepsinde olan ortak beklenti ‘Bir an önce bitse de işimize gücümüze baksak’ yönünde…
YSK’NIN YARGIÇLARI
Daha önce de vurguladım, Türkiye’nin en şeffaf seçimine tanıklık edildi.
Kimi oy torbaları üzerinde geceledi, kimi iddialarını ‘Haydi bir bakın bakalım var mıymış’ yaklaşımında dile getirdi.
‘Seçimin üzerinde bir tek şaibe kalmaması’ için ara kararlarının araştırılması için İstanbul İlçe Seçim Kurulu başkanlarına tanıdığı süre dün akşam itibarıyla doldu.
Bundan sonra gözler YSK’da…
Unutulmamalı ki YSK’da yüksek yargıçlar görev yapıyor; birilerinin beklentisine veya umuduna, ikbaline göre, siyasetteki geleceğine değil, elindeki verilerin gerçekliliğine göre hareket ediyor.
Bunu da hukuk içinde kalarak yapıyor.
Bütün bunlardan dolayı, hukuk içinde kalacak YSK kararına herkesin saygı göstermesi gerekir."