Evinde otururken, eşinin kendisini aldattığı kadının cep telefonuna gönderdiği video görüntüsüyle şoke olan genç kadın çılgına döndü. Önce Aile Mahkemesi’ne boşanma davası açtı. Mahkeme, zina sebebiyle tarafların boşanmasına hükmetti.
Mahkeme, aldatan kocanın aldatılan eşine 7 bin 500 lira manevi tazminat ödemesi gerektiğine hükmetti. Ardından aldatılan kadın, 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin yolunu tuttu. Cinsel ilişki kayıtlarının tarafına gönderilmesinin kişilik haklarına saldırı olduğunu öne sürdü.
‘KADINLIK GURURUNU İNCİTMEK KASTIYLA VİDEOLARI GÖNDERDİ’
Davalının, kadınlık gururunu incitmek kastıyla video görüntülerini kendisine izlettirdiğini ve cep telefonuna aktardığını iddia ederek, uğradığı manevi zararın ödetilmesi talebinde bulundu. Mahkemede savunma yapan davalı, iddiaları kabul etmeyerek, davanın reddine karar verilmesini istedi.
Mahkeme, sadakat yükümlülüğünün eşler arasında olduğunu, haksız fiilden kaynaklanan zarar sebebiyle davalının zararın meydana gelmesinde asli olarak sorumlu tutulamayacağını kabul edilerek, davanın reddine karar verdi. Kararı aldatılan kadın temyiz etti.
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi emsal bir karara imza attı. Kararda şöyle denildi:
‘BU EYLEM, AŞAĞILAYICI, KÜÇÜK DÜŞÜRÜCÜ NİTELİK TAŞIYOR’
"Davalının, davacının resmi nikahlı eşi ile evli olduğu süre içinde cinsel birliktelik kurduğu, bu birlikteliklerine ilişkin video kaydının davacıya gönderildiği sabittir. Davalının bu eyleminin davacıyı aşağılayıcı, küçük düşürücü nitelik taşıdığı ve kasten iletildiği kabul edilmelidir. Her ne kadar mahkemece davalının eyleminin davacının kişilik hakkına zarar verecek mahiyette olmadığı gerekçesi ile istemin reddine karar verilmiş ise de, davalının söz konusu videonun davalı tarafından davacıya gönderilmesi haksız ve incitici niteliktedir. Bu sebeple, davacının kişilik değerlerinin haksız biçimde ihlal olunduğunun kabulü ile davacı yararına uygun bir tutarda manevi tazminat takdir edilmesi gerekirken, yerinde olmayan yazılı gerekçeyle manevi tazminat talebinin tümden reddedilmiş olması doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir. Temyiz edilen kararın açıklanan sebeple bozulmasına oy çokluğu ile karar verilmiştir."