Ayşen Şahin Aksakal, Birgün'de "Aşkın hikâyesi mi? Peki sevgi neydi?" başlığıyla yayımlanan yazısında yerel seçime dair izlenimlerini aktardı.
Aksakal'ın Taş'ın açıklamalarına da yer verdiği yazısının ilgili bölümü şöyle:
"Beni kırmadı, kahvaltıda ağırladı.
Halkla birlikte yöneteceğiz diyen Alper Taş'a kefil olduysam, biraz da aynı tabaktan yumurtaya birlikte ekmek banabildiğimden, paylaşım denilen şeyi bir kavram olmaktan çıkarıp hayatının her anına yaydığını gözümle gördüğümdendir.
Sordum, seçim güvenliği ne olacak diye, 507 sandıkta, 220 avukat ve 1600 müşahit ile hazırız, diyor.
Bunların belediyeciliği 'yıkım belediyeciliği, ihanet belediyeciliği' diyor.
Sözün burasında aklıma yine "Bir Aşk Hikayesi" sloganı geldi. Yıkıcı bir aşktı onlarınki, ihanetin affedilmezliğiyle bitiyor diye diledim içimden.
Ne kuracaksak zaten birlikte yapacağız, diyor.
Benim aklım yine Yeşilçam filmlerine gidiyor: mahallelinin el birliği ile köhne bir evi ya da toprak bir sahayı göz alıcı hale getirdiği sahnelere.
O camları kırık, balkonu çökük, rabıtaları delik ev, elbirliği ile bir müstakil köşke dönerdi hani.
Ya da sahaya elleriyle çimler ekerler, ince çubuklu formalar evdeki dikiş makinelerinden çıkar, kale direkleri boyanır, soyunma odasının musluklarından temiz su akmaya başlardı.
Öyle değişirdi ki ortam, Mercedesli milyardere kendini sorgulatır, diz çöktürüp özür diletirdi.
Üzerimizde bir efkar bulutu, yılgınlığın tozu vardı nicedir.
Cep delik, kalp kırık, gelecek flu: biz ne için nefes aldığımızı unuttuk. Amacını kaybetmişlerin öfkesi sinmişti günlük hayata, mutlu olmak şımarıklık sayılan bir lükstü.
Seçim kampanyası başladığından beri mutluyum ben. Semt de öyle.
Alper Taş diyor ki, 'Seçimin sonucu ne olursa olsun, gezdiğimiz her yere yeniden gideceğim, dokunduğumuz herkese, bize güvendikleri, kapılarını açtıkları, dinledikleri için teşekkür edeceğim. Bunu onlara borçluyuz. Bu tek bir seçim işi değil, bir kez kucaklaştık, bir daha ortadan kaybolmayacağız'."