Erzurum Emniyet Müdürlüğü Muhabere Elektronik Şube Müdürlüğü'nü 9 Ocak'ta telefonla arayan, isminin gizli kalmasını isteyen bir kişi cezaevinde yatan İ.H.N.'nin kızına bir kişinin istismarda bulunduğu ihbarında bulundu. İhbarcı kişi, ailenin de kızlarını öldüreceğini söyledi.
Çocuk İzleme Merkezi'nde dinlenen N.N., 10 yaşından bu yana dayısının istismarına uğradığını söyledi. N.N.'nin yapılan muayenesinde hamile olduğu ortaya çıktı. N.N.'nin annesinin de onayı ile Erzurum 2. Sulh Ceza Hakimliği'nden alınan karar doğrultusunda mağdurun gebeliği sonlandırıldı, ceninden moleküler genetik inceleme amacıyla parça alındı.
DHA'nın aktardığı habere göre, olayı öğrendikten sonra kaçan dayı M.İ., yakalanıp gözaltına alındı ve 17 Ocak 2018'de çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine konuldu. M.İ., hakkında 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı.
'YENGEME ANLATTIM, 'KIZIM HALLEDECEĞİM' DİYE GEÇİŞTİRDİ'
Dayısının ilk istismarına uğradığı dönemde durumu yengesine anlattığını ifade eden N.N., şunları söyledi:
Çocuğun annesi G.N. kardeşinden şikayetçi olurken, suçlamaları kabul etmeyen M.İ. ise "Mağdurun iddia ettiği gibi kendisine nitelikli istismarda bulunmadım. Aramızda herhangi bir husumet yoktur. Niçin böyle bir şey söyledi bilemiyorum. Telsizler'in oradaki evde aynı odada yattığımız doğrudur. Ancak odada mağdurun annesi, kardeşleri, ninesi de vardı" dedi.
CENİNDEN BABA BELİRLENDİ
Erzurum 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki yargılama aşamasında N.N., Erzurum Adli Tıp Şube Müdürlüğü'ne sevk edilerek DNA incelemesi için kan örneği aldırıldı.
İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan mahkemeye gönderilen DNA inceleme raporunda ceninden ve M.İ.'den alınan örneklerin eşleştiği belirtildi. Raporda, mahkeme kararıyla alınan ceninden alınan örnekle babasının yüzde 99.9 dayı M.İ. olduğuna vurgu yapıldı.
REKOR CEZA YASA GEREĞİ DÜŞÜRÜLDÜ
Sanığın eylemini suç tarihinde 12-15 yaş grubunda olan mağdura karşı cebir kullanarak gerçekleştirmesi nedeniyle ceza 40 yıl 6 aya yükseltildi. Eylemin 5 yıl boyunca sayısı tespit edilemeyecek şekilde sürmesi nedeniyle M.İ.'ye 67 yıl 6 ay hapis cezası veren heyet, TCK'nın 61/7 maddesi uyarınca süreli hapis cezalarının 30 yıldan fazla olamaması nedeniyle 30 yıla düşürmek zorunda kaldı. M.İ.'nin hükmen tutukluluk halinin devamı kararlaştırıldı.