Demokrat Parti (DP) tarafından Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na aday gösterilen Ayfer Yılmaz, Sözcü'den Özlem Gürses'in sorularını yanıtladı.
İYİ Parti'nin kurucuları arasında yer alan Yılmaz, 'Burhanettin Kocamaz' krizine ilişkin olarak şunları söyledi:
"Biliyorsunuz Burhanettin Kocamaz Bey, kendi partisinden aday gösterilmedi. Bütün evraklarını tamamladı, Mersin için projeleri de hazırdı. Hatta ben de buralı olmam hasebiyle kendisiyle çalışmak üzere Mersin'e gelecektim. Derken hepimizin malumu olayı yaşadık.
Özlem Gürses'in devamında yönelttiği sorular ve Yılmaz'ın yanıtları şöyle:
- Bu işin azmettiricisi kim?
Araştırıyoruz. İlla ki bulacağız.
- Mersin'de formül sizin adaylığınızla bulundu. Kendinizi joker gibi hissediyor musunuz?
Hayır, demokrasi savaşçısı gibi hissediyorum. 24 Haziran'da kurucusu olduğu partim için ne yaptıysam, bugün de doğduğum topraklar olan Mersin'de aynı şeyi yapıyorum. Çizgim hiç değişmedi. Ben siyasi hayata Kırat'la gelmiştim, adaylığım da Kırat'la oldu. Başlamış projeler devam edecek, Mersin daha da gelişecek ve büyüyecek demek istedik.
‘SEVE SEVE KABUL ETTİM'
Önce Burhanettin Bey sonra Meral Hanım. Seve seve kabul ettim.
- Tüm seçim görsellerinde Kocaman ile yan yanasınız…
Mersin'de sürdürülebilirliği anlatmak istiyoruz, bu vizyon ve projeler devam edecek demek istiyoruz. O fotoğraflar "demokratik bir birlikteliği" temsil ediyor. Mersin'in seçme hakkı adına oluşmuş demokratik bir birliktelik bu. Seçmenimize de "Mührü Kırat'ın böğrüne basacaksınız" diyoruz…
- Projeleriniz neler?
Çılgın projeler, fantastik fikirlerle değil, akılla, vicdanla yönetilen bir Mersin. Ruhu olan, kimliği olan bir Mersin istiyoruz. Ekonomik olarak gelir dağılımda zaten adaletsiz bir noktada Mersin. Üstelik yanlış politikalar sonucu tarımdan da uzaklaşmak zorunda kalmış. Mersin'de katma değerli tarımsal ürünler var; başka bir ülkede olsa kim bilir nasıl değerlendirilirdi.
‘ASLA TAVİZ VERMEYİZ'
- Meral Akşener'e soruşturma başlatıldı, terör suçlamasıyla…
- Mersin en çok göç veren illerimizden biri…
Nitelikli göç verip, niteliksiz göç alıyor. 400 bin Suriyeli mülteci ile büyük uyum sorunları yaşanıyor.
- Nasıl çözeceksiniz bunu?
Bu yeni toplumun uzlaştırılmasını ve uyumunu sağlayarak. Mersin genelinde önce dokuyu düzeltmemiz gerekiyor. 13 ilçemiz var, uçtan uca önce altyapıyı bitireceğiz. Sonra bu farklı gruplar üst yapıda sağlıklı bir biçimde buluşabilir.
‘O MODEL DEVAM EDECEK'
- Başka ne sorunlar var?
En temelde üretim sorunumuz var. Teknolojiyi kullanma sorunumuz var. Tarımsal kalkınma sorunumuz var. Başlamış olan Sulama Kooperatifleri önemli bir model. Tek başına bir üreticinin yapamadığını bu birlikler yapabiliyor. Biz de bu başarılı modele devam edeceğiz. Ölçek ekonomisine gelip, ürününüzü pazarlamak için bu şart.
Zaten bunu yapmazsanız refah adil dağılmaz. En çok da kırsal kalkınma için şart bu. Akıl alamayacak turizm potansiyeli olan bir yer. Çukurova Havaalanı, ihalesi yapıldı ama kör topal devam ediyor. Bir lojistik merkezi olabilmeniz için serbest bölgeye ihtiyacınız var. Bunlar aşılmış olsaydı Mersin'de, bambaşka bir Mersin olurdu.
- Mersin'in belediye bütçesiyle bu işleri yapabilecek misiniz?
Bilgi ve iş birliği de bütçe kadar önemli. Mersin'in kendi gelirleri ve ortak akılla çok şeyler yapılabilir. Kentin imar planları yapılacak, başlanan metro projesi ve yeni ulaşım hatları devreye girecek. Planlı bir Mersin yaratacağız.
- Ya kazanamazsanız?
Ben hep Mersin için çalıştım, Mersin için çalışmaya devam edeceğim, işlerin takipçisi olacağım.
- Seçim boyunca konuştuğum ilk kadın başkan adayı sizsiniz…
Maalesef Özlem Hanım. Kadın yok, kadının adı yok. Fırsat eşitliğindeki en keskin ayrımcılık işte bu.