Twitter hesabından açıklama yapan Trump, "Cami saldırılarından sonra Yeni Zelanda halkına taziyelerimi ve iyi dileklerimi gönderiyorum. 49 kişi anlamsız bir şekilde öldürüldü, çok daha fazlası yaralandı. ABD her konuda Yeni Zelanda halkının yanındadır. Tanrı herkesi korusun" dedi.
My warmest sympathy and best wishes goes out to the people of New Zealand after the horrible massacre in the Mosques. 49 innocent people have so senselessly died, with so many more seriously injured. The U.S. stands by New Zealand for anything we can do. God bless all!
— Donald J. Trump (@realDonaldTrump) 15 Mart 2019
Saldırıların faili olarak açıklanan Avustralya doğumlu aşırı sağ görüşlü Brenton Tarrant, yayımladığı 70 sayfalık manifestosunda Trump'ı da anıyordu.
Trump'tan ‘yenilenmiş beyaz kimliğinin ve ortak amaçlarının sembolü' olarak bahseden Tarrant, onu siyasi bir lider ve politika belirleyici olarak tanımadığını söylüyordu.
Öte yandan ABD'den bir kınama da Beyaz Saray'dan geldi. Basın Sözcüsü Sarah Sanders tarafından yapılan açıklamada, "Christchurch'te gerçekleştirilen saldırıyı şiddetle kınıyoruz. Düşüncelerimiz ve dualarımız kurbanlarla ve aileleriyle birlikte. Yeni Zelanda halkıyla ve hükümetiyle bu kötü niyetli nefret eylemine karşı dayanışma içinde duruyoruz" ifadelerine yer verildi.