00:00
01:00
02:00
03:00
04:00
05:00
06:00
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
12:00
13:00
14:00
15:00
16:00
17:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
00:00
01:00
02:00
03:00
04:00
05:00
06:00
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
12:00
13:00
14:00
15:00
16:00
17:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
HABERLER
07:00
7 dk
HABERLER
09:00
6 dk
HABERLER
11:00
5 dk
DÜNYA HABERİ
11:07
13 dk
PARANIN HAREKETİ
11:21
16 dk
HABERLER
12:00
6 dk
HABER MASASI
13:30
35 dk
HABERLER
15:00
5 dk
HABERLER
16:00
5 dk
HABERLER
17:30
4 dk
HABERLER
19:00
5 dk
ARAMIZDAN AYRILANLAR
20:30
15 dk
HABERLER
07:00
5 dk
HABERLER
09:00
6 dk
HABERLER
11:00
4 dk
HABERLER
12:01
5 dk
YAPAY ZEKA GÜNLÜĞÜ
14:05
54 dk
HABERLER
16:00
5 dk
HABERLER
17:30
3 dk
HABERLER
19:00
14 dk
DünBugün
Geri dön
Adana107.4
Adana107.4
Ankara96.2
Antalya104.8
Bursa101.4
Çanakkale107.2
Diyarbakır89.6
Gaziantep104.3
Hatay106.1
İstanbul97.8
İzmir91.0
Kahramanmaraş92.3
Kayseri105.5
Kocaeli90.2
Konya88.6
Malatya106.0
Manisa101.0
Mardin92.2
Ordu99.6
Sakarya90.2
Samsun107.7
Sivas104.2
Şanlıurfa95.3
Trabzon102.4
Van88.0
GÖRÜŞ

‘Türkiye, zayıflamakta olan AB’nin himayesine ihtiyaç duymuyor’

© REUTERS / Francois LenoirAB - Türkiye
AB - Türkiye - Sputnik Türkiye
Abone ol
Avrupa Parlamentosu (AP) Dış İlişkiler Komitesi’nin, Avrupa Birliği’nin (AB) Türkiye ile katılım müzakerelerini resmen askıya alma önerisini onaylamasını değerlendiren Avatkov, Türkiye’nin giderek zayıflayan AB’nin himayesine ihtiyaç duymadığını belirtti.

Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye Raportörü Kati Piri - Sputnik Türkiye
Avrupa Parlamentosu Dış İlişkiler Komitesi: Türkiye ile müzakereler askıya alınsın
Rusya Bilimler Akademisi Dünya Ekonomisi ve Uluslararası İlişkiler Enstitüsü'nün kıdemli araştırma görevlisi, Rusya Dışişleri Bakanlığı Diplomasi Akademisi öğretim görevlisi Doç. Vladimir Avatkov, Sputnik'e açıklamasında, AB üyeliğinin bu aşamada, bölgedeki rolü giderek artan Türkiye'nin kendisi için artık aktüel olmadığını kaydetti.

'TÜRKİYE, KENDİ KENDİNE YETEN BİR AKTÖR'

Türkiye'nin 20. yüzyıl boyunca AB'de dahil olmak için bir dizi girişimde bulunduğunu hatırlatan uzman, AB yönündeki hareketin, mevzuatın ve hayat standardının iyileşmesi gibi birçok yönden Türkiye'ye olumlu etkisi olduğunu belirterek şunu dedi: "Bu süreç birçok yönden tamamlandı. Türkiye, Batı'dan birçok şey aldı ve kendi eşsiz gerçekliğine göre adapte etmeyi başardı. Bu aşamada AB üyeliği artık Ankara için pek aktüel değil, çünkü bölgede bağımsızlığı giderek güçlenen bir aktör haline geliyor. Türkiye, bölgenin parlayan yıldızı, kendi kendine yeten bir aktör ve giderek dağılan, zayıflayan AB'nin himayesine ihtiyaç duymuyor."

Batı'daki gidişat dikkate alınırsa, AB'nin kendisinin Türkiye'nin üyeliğine ilgi duyması gerektiğini vurgulayan Avatkov, "Ancak AB böyle bir ilgi sergilemiyor aksine Ankara'nın AB yoluna her türlü engel koyuyor. AB bir dizi iç sorun yaşıyor. Bunun içinde Brexit de var, başta güney ve doğu olmak üzere neredeyse tüm Avrupa'yı saran ekonomik sorunlar da var. AB, belli bir ‘restart'a ihtiyaç duyuyor. Mevcut gerçeklikler açısından Avrupa'nın yeni bir üyenin katılımına dayanağı mümkün görünmüyor. Sorun Türkiye değil" yorumunda bulundu.

'BATI, TÜRKİYE'Yİ 'BOYUN EĞDİRİLEN AKTÖR' OLARAK GÖRMEYE ALIŞTI'

Avrupa Birliği ve Türkiye. - Sputnik Türkiye
GÖRÜŞ
‘AB, Türkiye’yi bağımsız politikası yüzünden istemiyor’
Batı'nın Türkiye'yi, ‘boyun eğdirilen aktör' olarak görmeye alıştığını ve o zamanların geride kaldığı gerçeğini kabul edemediğini dile getiren uzman, "Aslında sorun hiç de demokrasi değil. AB, Ankara üzerindeki etkisi zayıfladı diye bu tür engeller oluşturuyor. Batı, AB ve özellikle de ABD, Türkiye'yi sağ kolu olarak görmeye alışıktı. Türkiye bu dönemi çoktan geride bıraktı ve tamamen yeni aşamaya geçti. Yeni gerçekliğe karşı savaşmanın hiçbir anlamı yok. Ancak AB bunu yapmaya çalışıyor ve Türkiye'ye kendi gerçeklik anlayışını dayatıyor" dedi.

'AB'YE ÜYE BİR TÜRKİYE GÖRMEK İSTEYEN TÜRKLERİN SAYISI AZALIYOR'

Aslında sosyal anlamda da radikal bir değişimin gerçekleştiğini söyleyen Avatkov, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ülkesini AB üyesi görmek isteyen Türklerin sayısı da giderek azalıyor. Bunun tek sorumlusu da Türkiye'nin iç politik süreçlerine kaba ve küstahça müdahale etmeye çalışan Batı ve anlaşılır mekanizmaların yokluğu. Kabaca söylemek gerekirse Türkiye, AB'ye girmek için daha ne yapması gerektiğini anlamıyor. Önünde kapalı duran kartlar var. Şunu diyebiliriz ki AB, eylemleri ve eylemsizliğiyle kırmızı çizgiyi geçti ve bununla ilgili daha fazla politik ve jeopolitik sonuçlara katlanacak".

Haber akışı
0
Tartışmaya katılmak için
giriş yapın ya da kayıt olun
loader
Sohbetler
Заголовок открываемого материала