Kabulov, AA'ya verdiği mülakatta, "Barış süreci hızla ilerliyor. Bu bize, Afganistan'da barışın gerçekten tesisi anlamında bu yıl güzel gelişme kaydedeceğimize dair ümit veriyor. Kolay olmayacak, inişler çıkışlar olacak. Bizim için sürecin istikrarlı bir şekilde, yenilmesi zor olacak yola girmesi önemli" ifadesini kullandı.
‘SOVYETLER'İN AFGANİSTAN'DAN ÇEKİLMESİ GİBİ ÇOK GÜZEL BİR TECRÜBE MEVCUT'
Zamir Kabulov, ABD'nin Sovyetler Birliği'nin Afganistan'dan çekilme deneyimi model alabileceği önerisinde bulunarak "Sovyetler'in Afganistan'dan çekilmesi gibi çok güzel bir tecrübe mevcut. Ayrılmalarının ardından Necibullah hükümeti 3 yıl daha dayandı, çünkü Sovyetler Birliği istikrarlı bir rejim, silahlı kuvvetler ve emniyet kurumları yaratmıştı. Hiç değilse az da olsa sınırlı ekonomik yardım sürseydi daha da direnebilirdi" değerlendirmesini yaptı.
‘TALİBAN'IN SAYGI DUYDUĞU BİRİNİN İKTİDARA GELMESİ DURUMUNDA SORUN ÇÖZÜLEBİLECEK'
Moskova'nın, Washington ile Taliban arasındaki görüşmeleri desteklediğini belirterek taraflar arasında mutabakat olmadan Afganistan için doğru bir anlaşmaya varmanın çok zor olacağını vurgulayan Kabulov, mevcut Afgan hükümetini tanımayan Taliban'ın saygı duyduğu birinin iktidara gelmesi durumunda sorunun çözülebileceğini ifade etti.
Taliban'ın, kontrolündeki bölgelerde seçim yapılmasına izin verip vermeyeceği konusunda şüpheleri bulunduğunu belirten Kabulov, "Herkes bunu merak ediyor. Tercihen seçimlere katılmalarını istiyoruz" dedi.
Kabulov, Taliban'ın cumhurbaşkanlığı yarışına katılımının önündeki en büyük engelin, grubun Afgan anayasasında geçen bazı maddeleri reddetmesi olduğunu ifade ederek, "Bu anayasa uyarınca seçilen hükümeti tanımak istemeyeceklerdir. Ama sorun değil, bu sadece bir aşama. Sabırlı olmalı ve müzakere için bir şans vermeliyiz. Herhangi bir tavsiye, bir dostunki bile olsa baskı olarak algılanabilir. Bırakalım kendi liderlerini seçsinler" değerlendirmesinde bulundu.
‘ATMAR CUMHURBAŞKANLIĞI İÇİN EN GÜÇLÜ ADAY’
Kabulov, Atmar'ın Washington ile de iyi ilişkileri olduğunu ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Afganistan'da herkes onun, geniş siyasi desteğe sahip önde gelen bir siyasetçi olduğunu biliyor. İnkar edilemez bir avantaja sahip. Hem Hamid Karzai'nin hükümetinde hem de mevcut yönetimde üst pozisyonlarda yer aldı. Afgan standartlarına göre, Afganistan'ın sorunlarını ve onlarla nasıl başa çıkılacağını bilen zeki, üst düzey yönetici."
Kabulov, Rusya'nın, Taliban'ı "hem ülke hem de din için bir tehdit arz eden yabancılar tarafından ülkelerinin işgal edildiği yönündeki siyasi ve ideolojik görüşleri ve inançlarıyla, Afgan toplumunun bir parçası olarak gördüğünü" belirtti.
"(Taliban) Çok geniş yelpazede Afganları temsil ediyor, asıl desteklerini, İslam'ın öğretilerine ve yasalarına alışkın, dindar kırsal nüfustan alıyor" diyen Kabulov, Taliban'da egemen olan yönetim anlayışının hafızasının artık onlara karşı işlediğini, bununla birlikte "Taliban'ın bugün lider konumundaki neslinin, örgütün bir tekel gerektirmediğini çünkü bir tekel talep etme girişiminin iç savaşa geniş bir kapı araladığını anladığını ve açıkça ilan ettiğini" söyledi.
‘YAPTIRIMLARI KALDIRMAYA YÖNELİK OLASI BİR HAREKETİ DESTEKLEMEYE HAZIRIZ'
Rusya'nın birinci önceliğinin, ‘Afgan uzlaşmasına' olanak sağlamak olduğuna işaret eden Kabulov, barışın, Rusya ve müttefikleri için ‘bir emniyet garantisi' olduğu yorumunu yaptı.
Kabulov, Moskova'nın Afgan barışıyla ilgili daha fazla görüşmeye ev sahipliği yapacağını, ancak bu görüşmelerin "gösteri için değil etkili bir sonucu olacağı düşünüldüğünde" düzenleneceğini sözlerine ekledi.
AFGANİSTAN'DA BARIŞ GÖRÜŞMELERİ
Afganistan Devlet Başkanı Eşref Gani yönetimindeki hükümet için büyük tehdit unsuru Taliban örgütü, halen ülkenin birçok bölgesinde hakimiyetini koruyor.
Hükümetin geçen yıllarda defalarca Taliban ile barış görüşmelerine başlamak için çaba sarf etmesi ve bu kapsamda Barış Konseyi kurmasına rağmen henüz sonuca ulaşılamadı.
Eski Cumhurbaşkanı Hamid Karzai döneminde Afganistan yönetimi ile Taliban arasındaki temasların, Katar'ın başkenti Doha'da, Haziran 2013'te yapılması planlanıyordu ancak Taliban'ın ofise "Afganistan İslam Emirliği" tablosunu ve sözde bayrağını asması üzerine Afgan hükümeti müzakerelerden vazgeçmişti.
Ofis bir ay sonra kapanmış ve barış müzakereleri askıya alınmıştı.