Türk bilim insanları, 3. Ulusal Antarktika Bilim Seferi kapsamında kutup biyoçeşitliliğinden canlı bilimlerine, ekolojiden deniz bilimlerine kadar farklı alanlardaki çalışmalarını ‘beyaz kıta'ya taşıdı. "Bilim ve barış kıtası" diye adlandırılan Antarktika, böylece Türk bilim insanlarının araştırmalarına laboratuvar oldu.
Sefer kapsamında ziyaret ettikleri bölgelerden bitki, toprak ve tohum örnekleri aldıklarını belirten Serçe, "Öncelikle değişik bölgelerden örneklediğimiz bitkilerde biyoçeşitliliğe çalışmak istiyoruz. Daha sonra bazı karşılaştırmalı çalışmalar yaparak ülkemizde yer alan türlerle yakınlık ve farklılıklarını araştırmak istiyoruz" diye konuştu.
‘ANTARKTİKA'DAKİ KİRLETİCİ MİKTARINI ÖLÇMEYE ÇALIŞIYORUZ'
Denizdeki canlılara zarar vermeyecek pasif örnekleyiciler kullanarak kıtadaki kirletici miktarının tespitine yönelik bir çalışma yaptıklarını vurgulayan Dündar, "Temel olarak kirletici miktarını ölçmeye çalışıyoruz. Her ne kadar sanayiden ve insan yerleşiminden uzak olsa da insan elinin değmediği beyaz kıta Antarktika'da bile belli oranlarda kirletici çıkacağını düşünüyoruz" ifadesini kullandı.
ANTARKTİKA'DAKİ DENİZ KABUKLARINDAN KİRLİLİĞİN İZİNİ SÜRÜYOR
İTÜ Gemi İnşaatı ve Deniz Bilimleri Fakültesi Doktor Öğretim Üyesi Burak Karacık, Antarktika'daki insan kaynaklı kirliliği araştırdıklarını söyledi.
Karacık, "Amacımız, Antarktika'daki kirliliği incelemek. Bunun için deniz kabuklularını topluyoruz. Topladığımız deniz kabuklularında insan etkisiyle oluşan kirleticilere bakıyoruz. Ayrıca, dipten çamur alıyoruz ve bu çamur örneklerini inceliyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
‘BESİN AĞINI TANIMLAMAYA ÇALIŞIYORUZ'
ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü Doktor Öğretim Üyesi Korhan Özkan, kutup ekosistemlerinin yoğun bir değişim altında olduğunu, bu değişime verdikleri tepkileri anlamak için de söz konusu sistemlerin iyi tanınması gerektiğini anlattı.
‘AMACIMIZ BİYOLOJİK ÇEŞİTLİLİK VERİ TABANINI GENİŞLETMEK'
Deniz Biyoloğu Dr. Selahattin Ünsal Karhan, sefer kapsamında iki araştırma projesinin saha çalışmalarını yürüttüğünü söyledi.
Bu projelerden birinin çevresel DNA metoduyla biyolojik çeşitliliğin araştırılmasına yönelik olduğunu belirten Karhan, "Amacımız Antarktika'nın biyolojik çeşitliğiyle ilgili bilgi dağarcığını zenginleştirmek, veri tabanını genişletmek" dedi.
Karhan, ikinci projelerinde de küçük eklem bacaklılardan bir grubun genetik özellikleriyle ilgili bir çalışma yaptıklarını vurgulayarak, kıtadaki çeşitli noktalarda bu canlılardan örnekler topladıklarını, genetik çeşitlilikler ve popülasyonları arasındaki gen alışverişlerini inceleyeceklerini kaydetti