ABD Başkanı Donald Trump, başkanlık koltuğundaki ikinci "Birliğin Durumu" konuşmasını Temsilciler Meclisi Genel Kurul salonunda yaptı. 29 Ocak'ta yapılması planlanan, ancak federal hükümetin kapalı olması sebebiyle 5 Şubat gününe ertelenen konuşmanın yapıldığı oturuma, ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence ve Temsilciler Meclisinin Demokrat Başkanı Nancy Pelosi başkanlık etti.
KUZEY KORE İLE İKİNCİ ZİRVE 27-28 ŞUBAT'TA VİETNAM'DA
'BAŞKAN OLMASAYDIM SAVAŞIN EŞİĞİNDE OLURDUK'
Trump, Kore Yarımadasında diplomatik bir çözüm için ciddi şekilde uğraştıklarını ve sonuç almaya başladıklarını ifade ederek, "Rehinelerimiz eve döndü, nükleer denemeler durdu ve 15 aydır yeni füze denemesi yapılmadı. Eğer ben Başkan olmasaydım, şahsi kanaatim, Kuzey Kore ile ciddi bir savaşın eşiğinde olabilirdik." dedi.
ABD Başkanı Trump ile Kuzey Kore lideri Kim, 12 Haziran 2018'de Singapur'da yapılan tarihi zirvede ilk kez bir araya gelmişti. Zirvede iki lider kapsamlı bir anlaşmaya imza atmıştı.
Bu görüşmenin ardından Kim yönetimi nükleer silah programını askıya almış ve füze denemelerine son vermişti.
'MÜTTEFİKLERİMİZLE BİRLİKTE ÇALIŞIYORUZ'
"Başkan adayı olarak yeni bir yaklaşım vaat etmiştim. Büyük milletler sonsuz savaşlar yapmazlar. Göreve geldiğimde IŞİD, Irak ve Suriye'de yaklaşık 52 bin kilometre kareyi kontrol ediyordu. Bugün ise bu bölgenin neredeyse tamamını o kana susamış katillerden kurtardık. Şu anda IŞİD'in kalıntılarını yok etmek için müttefiklerimizle birlikte çalışıyoruz, artık kahraman savaşçılarımızın Suriye'den sıcak evlerine dönme vakti geldi."
ABD'nin Orta Doğu'da yaklaşık 19 yıldır savaştığını kaydeden Trump, "Afganistan ve Irak'ta neredeyse 7 bin Amerikan kahramanı hayatını verdi. 52 binden fazla Amerikalı kötü şekilde yaralandı ve biz Orta Doğu'da 7 trilyondan fazla harcama yaptık." şeklinde konuştu.
'AFGANİSTAN'DA SİYASİ BİR ÇÖZÜM MÜMKÜN'
Trump, Afganistan'da uzun yıllardır süren çatışmalara artık siyasi bir çözüm bulma noktasına geldiklerini ifade ederek, şu değerlendirmeyi yaptı:
'VENEZÜELLA HALKIYLA YAN YANAYIZ'
Öte yandan Trump, iki hafta önce Venezüella'nın geçici devlet başkanı olarak Juan Guaido'yu tanıdıklarını hatırlatarak, "Özgürlük için ortaya koydukları onurlu mücadelelerinde Venezüella halkıyla yan yanayız. Sosyalist politikalarıyla Güney Amerika'nın en müreffeh ülkelerinden birini fakir ve sefil bir hale dönüştüren Maduro rejiminin gaddarlığını kınıyoruz" dedi.
İRAN'A UYARI
Konuşmasında İran'a da temas eden Trump, "Benim yönetimim, dünyanın teröre en fazla destek veren ülkesi olan İran'la yüzleşmede de kararlı davrandı. Bu yozlaşmış diktatörlüğün hiçbir zaman nükleer silahlara sahip olmaması için ABD'yi felaket bir nükleer anlaşmadan çektim, ardından da şimdiye kadarki en sert yaptırımları getirdik" diye konuştu.
Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile yakın çalıştıklarını, ancak bu ülkeyle bir anlaşmaya varırlarsa bile bunun ABD için adil bir anlaşma olması gerektiğini vurguladı.
'INF ANLAŞMASI'NDAN ÇIKTIK'
'O DUVARI YAPACAĞIM'
Geçmişte birçok politikacının Meksika sınırına duvar vaadinde bulunduğunu kaydeden Trump, "Bugüne kadar kimse oraya uygun bir duvar örmedi. Ben o duvarı yapacağım" dedi.
Amerikan ordusunun bütçesini iki yıldır artırdığını ifade eden Trump, "Benim yönetimimde Amerika'nın çıkarlarını savunduğumuz için asla özür dilemeyeceğiz" yorumunu yaptı.
Konuşmasında salona özel davet edilen isimleri zaman zaman zikrederek onları alkışlatan Trump, ülkedeki Yahudi toplumunun korunması için elinden gelen çabayı ortaya koyduğunu belirtti.