Hemen her seçimde, aklı başında anketlerle seçim sonuçlarının neredeyse örtüşmesine rağmen, seçimler daha gerçekleşmeden bir manipülasyon çabası, çeşitli bahanelerle seçimlere şaibe karıştığı iddialarının, artık neredeyse her kesimi irite eden hal aldığını aktaran Soylu, "En son 24 Haziran seçimlerinde aynı iradeyi ortaya koyanlar, şaibe iddialarıyla insanları seçim akşamı tahrik etmeye çalışanlar, seçim sonuçlarının netliği karşısında yaptıkları tezviratın temelsiz ve yanlış olduğunu kendileri itiraf etmek durumunda kalmışlardır. Türkiye seçim yapma ve seçim güvenliği konusunda dünyada önde gelen ülkelerden biridir ve hatta başlarındadır" diye konuştu.
'ART NİYET TAŞIYANLAR DA OLABİLİR'
Bu aksaklıkların çeşitli sebepleri olabileceğini ifade eden Soylu, şunları söyledi: "Art niyet taşıyanlar da olabilir ama önemli olan bunların tespit edilip düzeltilmesini temin eden bir mekanizmanın varlığı ve bunun işliyor olmasıdır. Keza Sayın Cumhurbaşkanımız da geçtiğimiz günlerde, herkesin kendi yaşadığı yerde oy kullanması, farklı davranışlar ve arayışlar içine girmemesi gerektiğini, bunu tasvip etmediklerini, hatta bundan şikayetçi olduklarını ifade ettiler. Dolayısıyla bunu seçime gölge düşürecek bir gündem maddesi haline getirmeye çalışmanın, iyi niyetle izah edilebilir bir tarafı yoktur. Bu tür tezviratlar, birilerinin seçim sonuçları üzerinde kendilerine ait korunaklı bir alan oluşturmaya, muhtemel başarısızlığa bir kılıf uydurmaya çalışması haline dönüşmektedir."
'SEÇİMİ KÜÇÜK HESAPLARLA TARİG ETMEYE ÇALIŞMAK AKLA VE VİCDANA UYGUN DEĞİL'
Soylu, şöyle devam etti: "Bu noktadan hareketle, İçişleri Bakanlığı olarak adres bilgilerinde eksiklik olduğunu tespit ettiğimiz 363 bin 555 vatandaşımıza çağrıda bulunduk, SMS ile bildirim yaptık. 64 bin 348 vatandaşımız başvuruda bulundu ve bu sayede bilgilerini güncelleyerek oy kullanmalarının önündeki engeli kaldırmış olduk. Dolayısıyla burada suçlayıcı ve manipüle edici bir yaklaşım yerine, hataları düzeltmeye dönük ama seçimin itibarını önceleyen bir yaklaşım sergilemenin daha doğru olduğunu ifade etmek isterim."
'OY HAKKI OLAN SURİYELİ SAYISI 79 BİN 820 KİŞİDİR, OY KULLANABİLENLERİN SAYISI 53 BİN 99'
'OY KULLANMA HAKKI OLAN BÜTÜN SURİYELİLER OY KULLANSA HATAY'DAKİ SİYASET ETKİLENMEZ'
Soylu, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfi Savaş'ın iddialarına da değinerek, şunları dile getirdi: "Geçtiğimiz günlerde Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı, bu yönde aslı astarı olmayan bir ifade kullandı. Türkiye'de oy kullanma hakkı olan bütün Suriyelilerin tamamı, Hatay'daki seçmen sayısının ancak yüzde 5'ine tekabül etmektedir. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan, oy kullanma hakkı olan bütün Suriyeliler Hatay'da oy kullansa, Hatay'daki siyasetin etkilenmesi zaten mümkün değildir. Kimse kusura bakmasın, biz sanrılarla, yalanlarla, atıp tutanlarla iş yapamayız. Elimizde devletin resmi rakamları, kayıtları varken ne idiği belirsiz ifadelere demokrasimizi kurban edemeyiz. Bizim için birilerinin tezviratları değil, gerçekler esastır."
'HER SEÇİM DÖNEMİNDE İÇİŞLERİ'NDE TAM BİR TEYAKKUZ HALİ VAR'
Her seçim döneminde İçişleri Bakanlığı için tam bir teyakkuz hali olduğunu aktaran Soylu, "Özellikle seçim günü 547 bin kolluk personelimizin tamamı görev başında olacaktır. Aynı zamanda bunları eğitmeye başladık. Şu ana kadar 45 bin personelimizi eğittik, 15 Şubat itibariyle tüm ekipler tamamlanmış olacak. Yaptığımız risk analizleri ve bundan önce meydana gelen seçim olaylarının tahlili neticesinde, terör örgütünün tehdit ve baskı yoluyla vatandaşlarımızın oy kullanma hakkına tesir edebileceği değerlendirilen 11 il ve 12 ilçemize, yine bu il ve ilçelerdeki üs bölgelerinde görevli 6 bin 680 ilave kolluk personeli, seçim günü için görevlendirilmiştir." bilgisini paylaştı.
'GEÇEN SEÇİMLERDE HANGİ HALTLARI YEDİĞİNİZ ORTADA DEĞİL Mİ?'
"Niye üs bölgelerinden insanlar gelip oy kullanacak?" dediklerini aktaran Soylu, "Affedersiniz ama ay yıldızlı bayrağı, 3 bin metrede ülkemizin namusunu, bölünmez bütünlüğünü orada canı pahasına, şehit olma adına mücadele eden o arkadaşlarımız gelip şehrin merkezinde oy kullanamayacaklar, öyle mi? Orada duracaklar seçim günü. Bunların kafası bunamış durumdadır, bu çok net bir şekildedir." dedi.
Bakan Süleyman Soylu, "Bütün bunların ötesinde devlet olarak sorumluluğumuz, her vatandaşımızın oyunu özgürce, tehdit ve baskıdan uzak bir şekilde kullanabilmesini temin etmektir. Bu itibarla sandık güvenliğini hiçbir noktada zafiyete uğratamayız, vatandaşımızı terör örgütünün tehditlerine maruz bırakamayız." diye konuştu.
'SEÇİMİN BAYRAM HAVASINDA GEÇMESİ İÇİN TÜM HAZIRLIKLAR TAMAM'
Bakan Soylu, Türkiye'nin çok büyük bir seçim tecrübesi ve demokratik olgunlukla seçime gideceğini anlatarak, şöyle konuştu:
"Milli Mücadele günlerinde dahi seçim pratiği olan aziz milletimiz, karşılaştığı her zorluğu reyinin gücü ile aşmasını bilmiştir. Hatta bunun belki de en önemli şahidi, Erzurum Kongresi'nin yapıldığı bu güzel şehirdir. Bu önemli bir toplumsal meziyettir ve her türlü takdiri hak etmektedir. İçişleri Bakanlığı olarak seçim güvenliği ile ilgili yasaların verdiği yetki ve görevler çerçevesinde sorumluluklarımızı yerine getirme noktasında kararlıyız. Kapasite, bilgi ve tecrübemiz de en üst seviyededir. Vatandaşlarımızın bu seçimi bir demokrasi bayramı havasında geçirmesini temin etmek için tüm hazırlıklarımızın tam olduğunu, herkesin bu noktada müsterih olması gerektiğini ifade etmek istiyorum."
Bakan Soylu, toplantı öncesi kentin Yakutiye ilçesindeki Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı Tenzile Erdoğan Kız Kur'an Kursunun açılışına katıldı.