Sözcü gazetesinde yayımlanan haberde, "Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 38. Maddesi'nde şu ifade yer alıyor: 'Kimse, işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz'. Yine 1948 tarihli Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Bildirisi'nin 11. Maddesi'nde şu yazıyor: 'Hiç kimse işlendiği sırada ulusal ya da uluslararası hukuka göre bir suç oluşturmayan herhangi bir eylem veya ihmalden dolayı suçlu sayılamaz'." hatırlatması yapıldı.
— Şimdi geliyoruz Sözcü ikinci iddianamesindeki esas çelişkiye: Sözcü kurulduğu günden itibaren FETÖ başta olmak üzere tüm terör örgütlerine karşı en cesur tavrı alan gazete oldu. Ancak hukuki olarak hatırlatmakta fayda var: FETÖ 2016'da ‘silahlı örgüt' ilan edildi, Sözcü ise 2013 yılındaki haberlerle suçlanıyor.
— İstanbul Cumhuriyet Savcısı tarafından hazırlanan yeni iddianamenin 58'inci sayfasında şu ifadeler yer alıyor: "Özellikle FETÖ'nün silahlı terör örgütü olduğunun anlaşılmasından dan sonra… Günümüze kadar ilerleyen süreçte, gazetenin, örgüt amaçları ve stratejisi-yöntemi çerçevesinde faaliyete giriştiği…"
— Oysa ikinci iddianame Sözcü'nün 17-25 Aralık manşetlerini ‘FETÖ' delili olarak kabul etti. İlk önce 26 Mayıs 2016'daki Milli Güvenlik Kurulu Toplantısı'nda tavsiye kararı alındı ve şöyle denildi: "Vatandaşlarımızın huzur ve güvenliği ile kamu düzeninin sağlanması amacıyla yürütülen faaliyetler… Millî güvenliğimizi tehdit eden ve bir terör örgütü olan paralel devlet yapılanmasına karşı alınan tedbirler görüşülmüştür." Yani FETÖ ‘silahlı terör örgütü' değil. Ki o dönemde de Ergenekon kumpasları döneminde de Sözcü FETÖ'ye karşı mücadele ediyordu. Peki ne zaman ‘silahlı terör örgütü' ilan edildi?
— Erzincan Cumhuriyet Başsavclığı'nca FETÖ'nün Erzincan'daki faaliyetlerinin deşifre edilmesine yönelik yapılan çalışmalar kapsamında, 16 Haziran 2016'da FETÖ/PDY'nin "silahlı terör örgütü" olduğunu kabul etti ve böylece silahlı terör örgütü olduğu ilk kez mahkeme kararına girdi. Çelişki çok net: Sözcü Gazetesi, devletin 2013'te terör örgütü ilan etmediği yapıya ‘yardım etmekle' suçlanıyor!