‘ABD, TEK AKTÖRE OYNAMAYA ALIŞIK DEĞİL'
Tum bu gelişmelerle birlikte Türkiye ile ABD arasındaki ilişkilerin giderek bozulduğunun bir gerçek olduğunu belirten Avatkov, Sputnik'e açıklamasında, bu konuyla ilgili şu yorumda bulundu:
‘ABD DIŞ POLİTİKASININ TEMELİ, BOYUN EĞDİRMEK'
ABD'nin, Rusya ve Türkiye arasındaki ikili anlaşmaların hayata geçmesini engellemek için standart olmayan adımlara başvurabileceğini belirten Avatkov, sözlerini şöyle sürdürdü:
‘GÜLEN'İN İADESİ PRENSİPTE HİÇBİR ŞEY DEĞİŞTİRMEYECEK'
ABD'nin sadece kendi politik amaçları hayata geçirmek için Gülen'in iadesini kabul edebileceğini dile getiren Avatkov, "Türkiye'nin çıkarları açısından şunu anlamak çok önemli: Gülen'in iadesi prensipte hiçbir şey değiştirmeyecek. Eğer ABD bunu kabul etse bile bunu sadece Türkiye'yi köleleştirmek için yapar. Bunu daha önce de tarihte gördük, Amerikalılar bir talebi karşılamayı talep ederek sonra bunu, kendi çıkarlarını hayata geçirmek için sonuna kadar kullandı" ifadelerini kullandı.
‘ABD'DEN EŞİT PARTNERLİK BEKLENMEMELİ'
Türkiye'yle ikili ilişkilere yaklaşımda ABD ile Rusya arasındaki farkı anlatan Avatnkov, "Rusya, ABD'den farklı olarak Türkiye'nin bölgedeki çıkarlarını dikkate alıyor, Rusya ve Türkiye'nin çıkarlarını ve değerlerini karşılaştırıyor ve eşit partnerliği gerekli görüyor. Oysa ABD'den bu tür eşit partnerlik beklemeye değmez. Amerikalılar için Türkiye her zaman en iyi ihtimalle küçük partner olacak" dedi.
Türkiye, YPG'yi, PKK’nın Suriye’deki uzantısı olarak görüyor ve bu yapıyla ilişkili DSG gibi örgütlerin de 'terör örgütü' olarak kabul edilmesini istiyor. Ancak, Başta ABD olmak üzere Batılı güçler, Ankara’nın bu görüşünü kabul etmiyor. Ankara, ayrıca YPG'ye silah verilmesine de sert bir şekilde karşı çıkıyor.