"ABD'nin bu bölgede ve genel olarak Suriye'deki varlığı ne uluslararası anlaşmalara ne de Suriye yönetimiyle anlaşmaya dayanmıyor. Bu noktaları oluşturmadan asıl amaç, Suriye'deki konumunu güçlendirmek. Politikacıların ve askerlerin çıkarları farklı olabiliyor. ABD Başkanı Donald Trump'ın askerleri çekme niyetinde olduğunu açıklamasına rağmen askerler, başkanın açıklamalarını göz ardı ederek, bu açıklamalara ters şekilde hareket ediyor ve Suriye'den çıkmayı planlamıyor. Hatta kendilerini durumun garantörleri ve anti IŞİD savaşçıları olarak görüyorlar".
‘TÜRKİYE'NİN SURİYE POLİTİKASI ABD'NİN İŞİNE GELMİYOR'
ABD'nin etkisini dünyanın dört bir köşesine yaymaya çalıştığını ve Suriye'nin kuzeyinde gözlem noktaları, küresel lider olma mantığına çok iyi uyduğunu kaydeden Nadein-Rayevski, sözlerini şöyle sürdürdü:
Türkiye, YPG'yi, PKK’nın Suriye’deki uzantısı olarak görüyor ve bu yapıyla ilişkili DSG gibi örgütlerin de 'terör örgütü' olarak kabul edilmesini istiyor. Ancak, Başta ABD olmak üzere Batılı güçler, Ankara’nın bu görüşünü kabul etmiyor. Ankara, ayrıca YPG'ye silah verilmesine de sert bir şekilde karşı çıkıyor.