Ziyaretçilerin izinsiz girişine izin verilmeyen adada, dışarıdan gelenlere agresif bir şekilde karışı koymasıyla tanınan 30 bin yıllık bir kabile yaşıyor.
BBC Türkçe'nin haberine göre Chau defalarca kabile üyeleriyle temasa geçmeye çalıştı ve öldürülmeden önce adaya ulaşmayı başardı. Günlüklerinde adada yaşayanlara hediye olarak balık ve futbol topu verdiği yazıyor.
'OK MENZİLİNİN DIŞINDA OLDUĞUMDAN EMİN OLDUM'
İngiliz Guardian gazetesindeki habere göre Chau, annesi tarafından bazı basın kuruluşlarına verilen günlükte yer alan bir yazıda, "Av sırasında çıkartılan bağırma seslerini ve nidaları duydum" diyor ve ekliyor:
"Ok menzilinin dışında olduğumdan emin oldum. Ancak ne yazık ki bu aynı zamanda sesleri tam duyma mesafesinin dışına çıkmam anlamına geldi.
"Bana bağırmalarının (görebildiğim kadarıyla yaklaşık 6 kişiydiler) ardından biraz daha yaklaştım. Söyledikleri sözleri papağan gibi tekrarlamaya çalıştım. Çoğu zaman kahkahalarla gülüyorlardı. Dolayısıyla muhtemelen benim hakkımda kötü şeyler söylüyor ya da dalga geçiyorlardı.
"'Benim adım John, sizi seviyorum ve İsa da sizi seviyor' diye seslendim. Yaylarına oklarını sürmüş olduklarını görünce hafifçe paniklediğim için pişmanım. Balığı aldım ve onlara doğru attım. Üzerime gelmeye devam ettiler.
"Tekneye kadar hayatımda hiç olmadığı kadar hızlı gittim. Biraz korktum ancak çoğunlukla hayal kırıklığı hissettim. Beni hemen kabul etmediler".
'TÜM BUNLARI YAPTIĞIM İÇİN BENİ DELİ ZANNEDEBİLİRSİNİZ'
Chau aynı akşam "10 yaşlarında, belki biraz daha büyükçe bir çocuk" tarafından atılan okun elindeki İncil'e isabet ettiğini ve kendisini adaya götürmesi için bir balıkçıya 25 bin rupi (275 pound) verdiğini yazdı.
Ertesi gün adaya bir kez daha çıkmaya hazırlanan Cahu, anne ve babasına yazdığı mektupta, "Tüm bunları yaptığım için beni deli zannedebilirsiniz ancak bu insanlara İsa'nın anlatılmasına tüm bunların değer olduğunu düşünüyorum" dedi ve "Öldürülürsem lütfen onlara ya da Tanrı'ya kızmayın" diye ekledi.