Takan'ın yazısından ilgili bölüm şöyle:
"Anlayacağınız, Doktor Bahçeli ve diğer görevliler şiddetli muhalefet rolü keserek yine zemini uygun hale getirdi…
Papaz Bruson'un serbest bırakılmasından önce de sonra da ABD ile yapılan pazarlıklar aşikâr. Halkbank'ın da pazarlık maddeleri içinde olduğunu defalarca yazdık. İnkâr ettiler. Sonunda en yetkili ağızlar, bankanın pazarlık edilen maddeler içinde olduğunu itiraf etti. Şimdi de, başkentin derin kulislerine yeni bir iddia düştü;
ABD, Türkiye'ye serbest bırakılmasını istediği 15 kişilik yeni bir liste verdi. İçinde Selahattin Demirtaş da var." Avrupa'nın, AİHM'de nihai karar aşaması sürecinde olan Selahattin Demirtaş davası ile ilgili Türkiye'ye "serbest bırakın" dayatması yaptığını daha önce dile getirmiştik. Sağlam kaynaklardan duyduğum son iddianın arkasından Bahçeli'nin yukarıda alıntısını yaptığım sözlerini duyunca hiç şaşırmadım. Roller gereği, her zamanki gibi kamuoyu hazırlanıyor. Muhalefet dümeni ile!.. Biz, TSK Menbiç'te ABD ordusu ile ortak devriye görevi yapıyor diye avunurken, adamların PKK/YPG ile sınırımızda, gözümüzün içine sokarak ortak devriye atması boşuna değil. Ağzımıza bir parmak bal da sürdüler. İran'a uygulanan ambargoda muafiyet listesinde yer alan 8 ülkeden birinin de Türkiye olduğunu ilan ettiler. Türk vatandaşı olarak buna sevinmemek elde değil. Ancak!.. Bir de muafiyet listesinde olmayanlara bakalım. Irak neden yok?.. Cevabını bilen varsa bana da anlatsın!.. ABD, Irak'a, "İran ile ilişkilerini kesinlikle keseceksin" diyor. Acaba neden?..ABD, haydutça pazarlıklarına devam ediyor… Bize de devriye saydırtıyor!''.
Türkiye, YPG'yi, PKK’nın Suriye’deki uzantısı olarak görüyor ve bu yapıyla ilişkili DSG gibi örgütlerin de 'terör örgütü' olarak kabul edilmesini istiyor. Ancak, Başta ABD olmak üzere Batılı güçler, Ankara’nın bu görüşünü kabul etmiyor. Ankara, ayrıca YPG'ye silah verilmesine de sert bir şekilde karşı çıkıyor.