Abdulkadir Selvi, "Suud savcı Kaşıkçı'nın telefonunun peşinde" başlığıyla yayımlanan yazısında "Kaşıkçı cinayetini soruşturmak üzere ülkemize gelen Başsavcı Suud el Muceb, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidan ile iki kez görüştükten sonra dün cinayet mahalli olan Başkonsolosluk'ta incelemelerde bulundu" ifadesine yer verdi.
— Suudlu Başsavcının Kaşıkçı'nın telefonunu istediği, böylece kimlerle ve ne kadar süre görüştüğü bilgisine ulaşmaya çalıştığı öğrenildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidan'ı iki ziyareti sırasında da ısrarla Kaşıkçı'nın cep telefonunun imajını isteyen Suud el Muceb'in bu tavrı Türk tarafında rahatsızlık meydana getirdi.
— Başsavcı Muceb, Suudi Arabistan'dayken Kaşıkçı cinayetinin önceden planlandığını açıklamıştı. Eğer cinayet planlıysa, bunu planlayan biri var demektir. Kim planladı? Kaşıkçı'nın öldürülmesi için infaz ekibini iki uçağa bindirip Türkiye'ye kim gönderdi? Daha da önemlisi onlara Kaşıkçı'nın öldürülmesi talimatını kim verdi? İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidan'ı iki kez ziyaret eden Suudlu Başsavcı'nın, "Kaşıkçı cinayetinin önceden planlandığını açıkladınız. Peki sizce cinayeti kim planladı?" sorusuna cevap vermediği ortaya çıktı.
'TÜRK TARAFININ 18 KİŞNİN İFADELERİNE ULAŞMASINA YARDIMCI OLMADI'
Bunun üzerine Muceb'e "Yerli işbirlikçiden söz ettiniz. Bu yerli işbirlikçi kim?", "Kaşıkçı'nın cesedi nereye gömüldü?" sorularının yöneltiğini aktaran Selvi, şunları kaydetti:
— Başsavcı Suud el Muceb, soruşturmaya ilişkin iki soruya cevap vermekten kaçınınca, "Bu konularda açıklamayı siz yaptınız. Bu açıklamanız doğrultusunda bize bilgi vermeniz devlet ciddiyetine uygun düşer" deniliyor. Başsavcı Muceb, bilgi vermeye yanaşmayınca, "Bu iki konuda bilgi vermediğiniz sürece bir ilerleme sağlanamaz" karşılığını alıyor.
— Türk çalışanların savcılık ifadelerine ulaşmaya çalışan Suud el Muceb, "Cinayet mahalli Türkiye olduğu için Suudi Arabistan'da tutuklu olan 18 kişinin ifadelerinin" talep edilmesi üzerine yine olumsuz yanıt veriyor. Suudlu Başsavcı hem yerli işbirlikçinin ismini vermiyor, hem cesedin nerede saklandığı konusundaki bilgileri paylaşmıyor hem de Türk tarafının 18 kişinin ifadelerine ulaşmasına yardımcı olmuyor.