Son bir yılda komisyona gelen 7 binin üzerindeki dilekçeyi tek tek incelediğini belirten Satır'ın açıklamaları şöyle:
Son dönemde en çok ne tip başvurular geliyor?
Biz bu dönem aslında herkesin ortak şikâyet konusu olan bazı konulara el attık. Gıda Bankacılığı, evlilik programları, mide ameliyatları gibi… Obezite kaynaklı çok sayıda yanlış mide ameliyatları yapıldığına yönelik başvurular artınca, bu konuda ayrı bir araştırma yapılması ve alt komisyon kurulması gündeme geldi. Ayrıca, süresiz nafaka konusunda yoğun başvuru oluyor. Bir dönem, dershanelerin kapatılması sürecinde, kötü niyetli olarak FETÖ'cüler aynı tip dilekçe ile adeta komisyonu başvuru yağmuruna tuttular. Bizim komisyon üzerinden bir mağduriyet oluşturmak istediler. Hatta 15 Temmuz'dan sonra da yine bu mağduriyet kisvesi altında yoğun başvuru yaptılar. FETÖ bizim komisyonu kullanmak istemiş. Biz bunu fark ettik ve gereğini yaptık.
Bireysel ilginç dilekçeler de geliyor mu?
Bir başka vatandaş, renk körü olanların da asker ve polisliğe alınmasını istiyor. Başka biri, sosyal mesele hâline geldiği ve çocukların can güvenliğini tehlikeye attığı gerekçesiyle pokemon oyunun yasaklanmasını istiyor.
Gelişen teknoloji ve uygulamalar ile birlikte yapay zekâ ve robotların arttığı bu süreçte, belli davranış programlarının bulunduğu akıllı nesnelerde ‘İslam ahlakına' uygun programlar olmasını isteyen bir vatandaşın başvurusu var. Yani bu robotların İslamiyet ve Müslümanlığa uygun davranması gerektiğini istiyor.
Sürekli dilekçe yazanlar oluyor mu?
Evet var. Bize her konuda dilekçe gönderiyorlar. Dilekçedeki isme bakınca hemen anlıyoruz, çünkü hemen hemen her türlü konuda sürekli bize dilekçe gönderiyor. Yani otobüs geç geliyor, üst komşusu gürültü yapıyor, onu bize bildiriyor. Biz ismi görünce artık ‘Haa bizim Hasan bu' diyoruz. Komisyonun müdavimleri var yani.
Sizi çok etkileyen bir başvuru oldu mu?
Her gelen dilekçeye cevap veriyor musunuz?
Evet veriyoruz. Çünkü dilekçe hakkı anayasal bir hak ve bu sebeple her türlü dilekçeyi inceliyoruz. Çoğu zaman bizzat ben bakıyorum. Sonrasında biz ilgili kurumlara yazı yazarak, şikâyetler ve talepler konusunda bilgi ve cevap istiyoruz. Cevaplar geldikten sonra da 10 kişilik uzman ekibimizle vatandaşa verilecek cevaplar ve alınacak kararları belirliyoruz. Bu komisyonu bir makam mevki olarak kullanırsanız, aslında odanız var, altınızda kırmızı plakalı aracınız var. O şekilde devam edersiniz. Ama burayı gerçek anlamda kullanırsanız, vatandaşın neden şikâyetçi olduğunu, talepleri ne, siyasetçi olarak çok fikir sahibi olursunuz. Hangi kurumlar tam çalışmıyor, kim işini aksatıyor hepsinin fotoğrafını çekersiniz.
Bu ara afla ilgili çok başvuru geliyor. Hem af isteyenler, hem de karşı olan mağdurlar bize yazıyor. Yüzlerce başvuru geliyor bu günlerde. Örneğin, bir vatandaş ‘Benim 7 çocuğum var. Çok suç işledim ama hapiste Kur'an-ı kerimi okudum. Tövbekâr oldum. Kendimi toparladım. Şimdi afla dışarı çıkarsam, yine suç işlerim günahkâr olurum' diyerek affa karşı çıkıyor.