Yerel seçimlerin, demokratik siyasetin toplumsallaşması açısından çok önemli olduğuna vurgu yapan Temelli, çeşitli toplumsal kesimlerin işaret edeceği isimlerin tabanın ortak adayı olacağını söyledi.
24 Haziran'da insanların sandıktan mucize beklediğini ancak bunun tarihsel bir süreç olduğunu anlatan Temelli, bölgede oy kayıplarının da söylediği kadar yüksek olmadığını belirtti. Ayrıca, ekonomideki gelişmelerin yeni bir özelleştirme dalgasının geldiğini gösterdiğini, İstanbul'daki havalimanı işçilerine yönelik tavrın da, hükümetin emekçilere bakışını tüm çıplaklığıyla gözler önüne serdiğini ifade etti.
Temelli, "24 Haziran seçimleri sonucunda sandığa küsenleri nasıl ikna edeceksiniz?" sorusunu şöyle yanıtladı:
— Bu hayal kırıklığının nedeni bizatihi her şeyi seçime endekslemekten kaynaklandı. İnsanlar sandıktan bir mucize bekledi. Oysa bu tarihsel bir süreç. Bir mücadeleyle bu kâbustan kurtulabiliriz. Önümüze koyduğumuz hedeflerden birincisi barajı geçmekti, ikincisi de seçimlerin ikinci tura kalmasıydı. Bu sadece HDP'nin yapabileceği bir şey değildi. Bütün muhalefetin bu stratejide odaklanması gerekirken yeterince bu çaba ortaya çıkmayınca ister istemez ilk turda sonuç bu oldu ve ikinci tur gerçekleşmedi.
— O seçim sonucuna bakarak umutsuzluğa kapılmaya gerek yok. Gelin yerel seçimleri ikinci tura çevirelim! Bunu yukarıda pazarlıklarla değil halkla, emekçilerle, kadınlarla yapalım. Bu, iktidara bir itirazdır, muhalefet olmadır. Umutsuzluk, sandığa gitmemek bunun önünde engeldir.
— Sandığa giden yolu bir mücadele yolculuğu olarak örebilirsek sandıktan istediğimiz sonuç çıkar. Kürt halkı biliyor ki, sandığa gitmezsen, mücadele etmezsen, örgütlenmezsen bu şiddetin, bu baskının durma ihtimali yok. O yüzden de sadece seçim dönemleri değil her gün her saat mücadele kararlılığında olmak gerekiyor.