Arakan eyaletinde ‘soykırım', ‘insanlığa karşı suçlar' ve ‘savaş suçları' işlendiğinin anlatıldığı 444 sayfadan oluşan kapsamlı raporda çarpıcı ifadelere yer verildi.
‘33. VE 99. HAFİF PİYADE TUGAYLARI, EN KORKUNÇ İNSANLIK SUÇLARI İŞLEDİ'
Myanmar'da, 33. ve 99. hafif piyade tugaylarının sivillere yönelik ‘en korkunç' insanlık suçlarını işlediğinin altının çizildiği raporda, şu değerlendirmelerde bulunuldu:
"Myanmar silahlı kuvvetleri (Tatmadaw), Arakan, Kaçin ve Şan eyaletindeki aralıksız insan hakları ihlalleri ve uluslararası suçların ana failidir. Genelkurmay Başkanı Min Aung Hlaing ve üst düzey komutanlara yönelik, güvenilir bir uluslararası yargı organı tarafından insanlığa karşı suçlar ve savaş suçları kapsamında soruşturma başlatılmalı ve bu kişiler yargılanmalıdır. (Kurulacak mahkemede) Arakan eyaleti bağlamında da soykırım suçlamalarına cevap vermek zorundadırlar."
‘ARAKANLI MÜSLÜMANLARIN YASA İLE KORUNAN GRUP OLDUĞU TESCİLLENDİ'
Raporda, ‘Bangladeş'ten gelen göçmenler' olarak görülülen ve resmi belgelerde ‘Bengalli' olarak adlandırılan Arakanlı Müslümanların ‘yasa ile korunan grup' olduğu sonucuna varıldığı ifade edildi.
Raporda, Myanmar ordusu ve belirli sivillerin (fanatik Budistler), Arakanlı Müslümanlara karşı BM Soykırım Suçunun Engellenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'nde soykırım olarak tanımlanması için belirlenen 5 eylemden 4'ünü işlendiğinin altı çizildi.
Soykırım suçu içeren bu eylemler, ‘grup üyelerinin öldürülmesi, grubun üyelerine ciddi bedensel ya da zihinsel hasar verilmesi, grubun yaşam koşullarının bunun grubun bütününe ya da bir kısmına getireceği fiziksel yıkım hesaplanarak kasti olarak bozulması ve grup içinde doğumları engelleyecek yöntemlerin uygulanması' şeklinde sıralandı.
‘MANTIKLI GEREKÇELER VAR'
BM'nin Arakan eyaletine erişim izni olmadığına atıfta bulunulan raporda, "Soykırım niyetine ilişkin doğrudan kanıtlarının nadir olduğu", bununla birlikte elde edilen tüm deliller bir araya geldiğinde "soykırım niyetinin" olduğu sonucuna ulaşılabileceğine dikkat çekildi.
‘FAİLLER TESPİT EDİLEREK, ULUSLARARASI MAHKEMELERDE YARGILANMALI'
Soykırım suçuna bulaşan faillerin tespit edilerek uluslararası mahkemelerde yargılanması gerektiğine vurgu yapılan raporda, yetkili bir savcılık organının soruşturma başlatması çağrısı yapıldı.
Raporda, Arakan eyaletinin yanı sıra Kaçin ve Şan eyaletinde insanlığa karşı suçlar ve savaş suçları işlendiğine ve uluslararası hukukun açıkça ihlal edildiğine vurgu yapıldı.
ARAKANLILARA YÖNELİK ŞİDDET VE TECAVÜZ DE RAPORDA
Arakanlı Müslüman kadınlara yönelik cinsel şiddetin de detaylı olarak anlatıldığı raporda, 13 ila 25 yaşlarındaki genç kız ve kadınların tecavüze uğradığı, tecavüz edilen bazı erkeklerin de öldürüldüğü belirtildi.
Çocukların da anneleri tecavüze uğrarken öldürüldüğü veya ağır şeklide yaralandığı ifade edildi.
Raporda, kadınların bıçak ve sopa ile tehdit edilerek tecavüze ve toplu tecavüze uğradığı bilgileri de detaylarıyla yer aldı.
Ağustos 2017'den bu yana 10 bin Arakanlı Müslüman'ın öldürüldüğünün ve 725 bininin yerinden edildiğinin ifade edildiği raporda, misyonun 9 kitlesel katliamı belgelediği ve bu katliamlarda yüzlerce kişinin yaşamını yitirdiği bildirildi.
‘392 KÖY TAMAMEN VEYA KISMEN YOK EDİLDİ'
Arakanlı Müslümanların 392 köyünün tamamen veya kısmen yok edildiğine değinilen raporda, 37 bin 700 şahsi mülkün de harap edildiği kaydedildi.
BM'nin dünya genelinde yankı uyandıran raporu, 875 kurban ve görgü tanığının ifadeleri, tekrar analizden geçirilmiş belgeler, videolar, fotoğraflar ve uydu görüntülerine göre hazırlandı.
Misyon, raporun hazırlanması aşamasında Bangladeş, Endonezya, Malezya, Tayland ve İngiltere gibi ülkelere delil toplama amacıyla ziyaretler gerçekleştirdi ve Arakan sorunuyla ilgili 250'yi aşkın kuruluşla istişareler yaptı.