Buna göre bazı ahbapları, Mustafa Kemal Atatürk'e “Artık bir vazifeniz yok, böyle arkası gelmeyen masrafa dayanılmaz. Paranızı bir ticarete koysak” önerisinde bulundular.
Cıvaoğlu, "Atatürk dolandırılmış" başlığıyla yayımlanan yazısında sonrasında yaşananları şöyle aktardı:
"A…. Beyefendi, Paşa'yı akşam meclislerinden birine davet eder. Niyeti beyefendi hazretleri lütuf buyururlarsa Fethi Bey'in tasarrufunu da kendi parasına katarak 'nemalandırmaktır'. O nedenle, davete yanına Fethi Bey'i de alarak gider. İstanbul taraflarında bir konağa gitmişler. Sofra, yemekler, salon hepsi yerinde. Beyefendi, Babıali üslubuyla sohbetler açar. Terbiyeli konuşur, pek nezaketle dinler. Ticaret ve para mevzularına tenezzül edip dokunmaz bile. Mustafa Kemal içinden 'Galiba bizi beğenmedi, paramızı kabul etmeyecek' diye kaygılara bile düşer."
"Ancak haftalar geçmiş A…. Beyefendi'den tık yok. Mustafa Kemal, A…. Beyefendi'nin yazıhanesine gitmiş. A…. Beyefendi gene burnundan kıl aldırmayan yüksek havalarda. Neyse, uzatmayayım. Bir süre sonra 'gemi battı' haberi gelmiş. Aslında gemi falan yok. Batan Mustafa Kemal'in parası. Koskoca Mustafa Kemal Paşa dolandırılmış."