'AMERİKA'NIN TAHMİNİ YANLIŞ ÇIKTI'
Barlas, ABD'nin Beşar Esad yönetiminin devileceğine ilişkin tahminlerinde yanıldığını belirterek "Günü gerçekçi biçimde değerlendirmek yerine kısa sürede geçerliliğini yitiren ezberlere dayalı siyaset oluşturanlara bir örnek ABD'dir. Arap Baharı rüzgârlarının Suriye'de de Esad'ı devireceğini hesap eden Amerika'nın bu tahmini yanlış çıkmıştır. Ancak Amerika bu yanlışta ısrar etmekte ve Esad'ın askeri harekâtına zaman zaman bomba ve füzelerle müdahale etmektedir. Bu müdahalelere gerekçe olarak da Esad'ın zehirli gaz kullandığı gösterilmektedir. Şimdi nüfusu sığınmalarla birlikte milyonları bulan İdlib de, bu senaryonun içinde gibi görünüyor…" ifadelerini kullandı.
Bölgede yaşanan gelişmelerin ve Esad yönetiminin güçlenmesinin 'Türkiye'yi doğrudan etkileyeceğini' vurgulayan Barlas ayrıca "Biz Türkiye olarak Hafız Esad rejiminin sona erdiği yanılgısına, ABD ile birlikte düşmüştük. Bu yanılgının rüzgârında, Rusya'nın neden Esad'ın yanında yer aldığını da, İran'ın Esad'ın yanında yer almasının ne anlama geldiğini de tam tahlil edemedik. Ve şimdi de Esad'ın artık bizim sınırlarımıza kadar dayanan toparlanmasının sonuçlarını henüz değerlendirmiş değiliz" dedi.
'ESAD GERÇEĞİ'NE UYUMUMUZ ABD'YE GÖRE DAHA KOLAY OLACAK'
Türkiye'nin bölgeyle alakalı yakın gelecekte belirleyebileceği tutumu Türkiye — Rusya ilişkileri bağlamında da değerlendiren Barlas, "Bereket Rusya ile diyalogun ötesindeki bir işbirliğimiz var. Ayrıca Türkiye- Rusya-İran üçlüsünün oluşturduğu 'Astana Süreci' içinde Suriye'ye bakmak durumundayız" dedi ve "Yani Suriye'deki 'Esad Gerçeği'ne uyumumuz ABD'ye göre daha kolay olacak" ifadelerini kullandı.
Barlas, yazısında Türkiye, Lübnan ve Ürdün'ün 'kriz döneminin doğrudan etkilenen ülkeleri' olduğunu belirtti ve "Bunun yanında Suriye topraklarındaki kriz Türkiye'ye PYD/PKK terör örgütünün güçlenmesi şeklinde yansımıştır. Dilerim yeni duruma uyarlı siyasetleri gecikmeden üretebiliriz. Ve dilerim komşumuz Suriye'de hayat en çabuk biçimde normale döner" dedi.