1996'dan beri üzerinde çalışılan anlaşmanın taslağı üzerinde, 4-5 Aralık 2017'de Moskova'da toplanan Hazar Ülkeleri Dışişleri Bakanları Zirvesi'nde mutabakat sağlanmıştı.
Daha önce Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, anlaşmanın kabul edilmesinin büyük bir atılım olacağını, 'Hazar Beşlisinin işbirliğinde daha üst seviyeye çıkılmasına imkan sağlayan güvenli hukuki temele' sahip olacağını belirtmişti.
Uzmanlar, Hazar ülkeleri liderlerinin imzaladığı belgeyi Hazar Denizi ‘Anayasası' olarak niteliyor.
YÜZEY KISMI ORTAK KULLANILACAK, DİP KISIM VE MADEN REZERVLERİ KOMŞU DEVLETLER ARASINDA PAYLAŞILACAK
Anlaşmaya göre Hazar Denizi'nin yüzey kısmı taraflarca ortak bir şekilde kullanılacak, dip kısmı ve maden rezervleriyse komşu devletlerin arasında, uluslararası hukuk temelinde anlaşılarak paylaşılacak.
Denizcilik, balıkçılık, bilimsel araştırmalar ve ana boru hatlarının döşenmesi, tarafların üzerinde mutabakata varacağı kurallara göre gerçekleşecek. Kapsamlı deniz projelerinin hayata geçirilmesi durumunda mutlaka ekoloji faktörü dikkate alınacak.
DIŞ ÜLKELER ASKERİ VARLIK GÖSTEREMEYECEK
Sputnik'e konuşan uzmanlar, anlaşmanın öneminin, tarafların üzerinde fikir birliği sağladığı ilkeleri uygulanması zorunlu olan bir belgede pekiştirilmesinden ibaret olduğunu belirtti.
Hazar Denizi'nin hukuki statüsünün belirlenmesi, SSCB'nin dağılmasının ardından Rusya, Azerbaycan, Kazakistan ve Türkmenistan'ın kurulmasıyla yeniden gündeme gelmişti, Hazar Denizi artık 5 ülke arasında bölünecekti. Hazar'ın statüsünü belirlemedeki zorluklar özellikle, havzanın farklı uluslararası hukuk kurallarına bağlanan göl ya da deniz olarak kabul edilmesinden kaynaklanıyordu. Bölgenin statüsünün çözüme kavuşturulmamış olması ayrıca, Türkmenistan gazını Azerbaycan üzerinden denizin dibinden Avrupa'ya taşıyabilecek olan Trans Hazar Doğalgaz Boru Hattı'nın yapımını engelleyen unsurlardan biriydi.
Görüşmelerin başlangıcından 22 yıl sonra taraflar fikir birliğine vardı ve Hazar'ın ne göl, ne de deniz olduğunu, aynı anda hem deniz, hem de göl olarak değerlendirilemeyeceğini kararlaştırdı.
BDT (Bağımsız Devletler Topluluğu) Enstitüsü Orta Asya ve Kazakistan bölüm başkanı Andrey Grozin, Sputnik'e verdiği demeçte Hazar ülkelerinin 'bir tür hibrid' oluşturduklarını, deniz bölünmesine benzer modelde kıta sahanlığının, serbest ekonomik bölgenin, balıkçılık bölgesinin bölüştürüldüğünü ve sonuçta 'kesinlikle benzeri olmayan bir belgenin' ortaya çıktığını aktardı.